Şiir Defteri

BÖYLE SÖYLEDİ TÜRK BİLGESİ- 347

Yazan: Birturkbilgesi
07.04.2023 / 01:16
154 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Biryanda astroloji, medyumluk, fallar, büyüler Biryanda dualar, yalvarışlar, yakarışlar, umutlar, hayaller, düşler, boyunbükmeler Durum ki insanlığın durumu 'Deniz içinde olup da denizi bilmeyen balık' durumunda Çünkü durum ki insanlık hep hazır bekliyor, 'Armut piş, ağızıma(ağzıma) düş' durumu istiyor Ey mehdi bekleyenler Muhammed size mehdiyi verdi de haberiniz yok belliki(belli ki) Muhammed ne dedi, 'Din ahlak ve bilimdir, ahlak ve bilim yoksa din de yoktur' dedi Gerçek ki mehdiniz 'Ahlak ve bilim'dir Ey mesih bekleyenler Jesus(İsa) size mesihi verdi de haberiniz yok belliki Jesus neyi öğretti, 'Önce mantık'ı öğretti Demek ki sizin mesihiniz de 'Mantık'tır Mantık da ancak ahlak ve bilim ile doğru olur Öyle ise sizin de mesihiniz 'Ahlak ve bilim'dir Gerçek ki insanı da, toplumları da, insanlığı da, dünyayı da ancak ahlak ve bilim kurtarır Ancak sizler ahlakdışı-bilimdışı dünya olan siyasete oy veriyorsunuz Sonra da mehdi, mesih bekliyorsunuz, Hazcılık, zevkçilik, mutlulukçuluk, duyguculuk, nefsçilik deliliğe, manyaklığa Akıl-ruh sağlıksızlığı sorunlarına Öyle ki suça, vicdansızlığa, merhametsizliğe, barbarlığa, caniliğe, vahşiliğe bile neden olabilir Narsistlik, moda, tıkınmacılık, ve eşcinsellik gibi şeyler bu durumun yalnızca akıl-ruh Sağlıksızlığı örnekleri Neron, ve Hitler gibi kişiler de bu durumun vahşi örnekleridir, Doğru beyin farkları benzerlikleri doğru fark eden Fark ettiklerinden doğru seçen, doğru seçtiklerini doğru sınıflayan Ve doğru sınıfladıklarından doğru olanları seçen beyindir Bu da beyinin, akıl-ruh sağlığının, insanlığın, evrimin, ve evrenin en zirveleri olan Ahlak ve bilim ile olur Doğru beyin benzerlikleri de, farkları da görmezdengelmez(görmezden gelmez) En küçük benzerliğe de, en küçük farka da dikkat eder, özen gösterir, ilgi gösterir, 'Güzel' diye doğaya koşuyorlar Altındaki lavı, koru, ateşi görmüyorlar, unutuyorlar 'Güzel' diye denize koşuyorlar Altındaki lavı, koru, ateşi görmüyorlar, unutuyorlar 'Güzel' diye yiyorlar, içiyorlar Onların boka ve sidiğe dönüşeceğini görmüyorlar, unutuyorlar 'Güzel' diye heryere koşuyorlar İçlerindeki bağırsağı, boku, iğrençliği, tiksinçliği görmüyorlar İnsan güzellik değil çirkinlik üzerine kuruludur Ahlak ve bilim ya da dini tanımlayan, 'Din mantık, ahlak, bilim, vicdan, merhamet, adillik Dürüstlük, güvenilirlik, tarafsızlık, sakinlik, medenilik, sadelik, israfsızlık, nefssizlik Ve bunlarla inzivadır' diyen Din hadisileri'nin evrensel, doğru, insani, bilimsel, nitel Din tanımı ile öğretilmezse eğitilmezse ruhu da çirkin olur Bedenin içi bağırsak, bok, iğrençlik, tiksinçlik, çirkinliktir Yediklerini boka, içtiklerini sidiğe çevirir(dönüdürür) Gençliğinde dışı güzeldir, yalnızca içi çirkindir Yaşlanınca dışı da çirkinleşir Öldükten sonra daha da çirkinleşir Güzelliği insanda değil ahlakta ve bilimde Ya da dini tanımlayan Din hadisileri'nin tanımladığı dinde Yani bedende ya da dünyada değil beyinde, ruhta ara Doğa en güzel insanları bile leşe çevirip çürütür, yok eder Sevgiyi 'Ben seni seviyorum, sen de beni sevmelisin' Aşkı da 'Ben sana aşığım, sen de bana aşık olmalısın' Yani 'Bende yürek(kalp, kalb) var, benim olmalısın' 'Bende kas var, benim olmalısın' 'Bende para var, benim olmalısın' 'Bende delilik var, ben deliyim, beni sevmelisin, bana aşık olmalısın, benim olmalısın' Ya da 'Bende silah var, benim olmalısın' aptallığına ya da mantıksızlığına getirenler olmakta Şiiri ve müziği de bunun için kullananlar olmakta Onlar önce, mantıklı olmalı çünkü mantık olmazsa akıl-ruh sağlığı da olmaz, Siyaset insanca yani bilimsel ve ahlaklı yani insanca bir ülke ya da dünya kurmak için değil Bilimdışı ve ahlakdışı yani insanlıkdışı bir ülke ya da dünya kurmak için vardır Çünkü siyaset toplumları bölen, ve insanları birbirlerine düşman eden Ve işi bilim ve ahlak değil, çıkar yani bedene ve dünyaya kölelik olan bir dünyadır Bu nedenle ki siyasetin kökeni, atası demokrasi değil hükümdarlıktır, diktatörlüktür Hükümdarlığın, diktatörlüğün siyasi parti denilen şirketlere bölünmesidir Hükümdarlığın babadan oğula değil, bir siyasi partiden başka bir siyasi partiye Geçmesi üzerine kuruludur Gerçek ki siyaset aldanmadır, aldatmacadır Siyaset bir ülkede yalnızca bir hükümdar olması yerine siyasi parti sayısı kadar Hükümdar adayı olması durumudur Siyaset taçı başa takmak değil, taçın üzerine oturmak durumudur Yani gizli hükümdarlık, gizli diktatörlük durumudur Bu nedenle ki başa hangi siyasi parti gelirse gelsin asla çözüm olmaz Asla doğru, insanca bir dünya kurulmaz Düşünün ki siyaset Hitler'i bile 'En çok oyu aldı' diye başagetirmiştir(başa getirmiştir) Durum ki siyaset beyine, ahlaka, bilime değil oya bakan ilkel, barbar, vahşi, bilimdışı Ahlakdışı, insanlıkdışı bir dünyadır Siyaset ülkeyi ve toplumu biilimdışılıkla, ahhlakdışılıkla, çirkeflikle paylaşmaktır Bu nedenle ki Batıda astroloji denilen bilimdışılık da Fuhuş denilen ahlakdışılık da serbesttir Yani siyaset 'Yaşasın demokrasi' değil, 'Yaşasın hükümdar' der Oysa demokrasi ahlakçılık ve bilimsellikçiliktir Çünkü doğrunun zirvesi ahlak, gerçeğin zirvesi bilimdir Ve ahlak ve bilim insan ile hayvan arasındaki en üstün farklardır Bu nedenle ki ahlak ve bilim hayvanda bulunmaz Demokrasi ahlak ve bilimsellik getirmeyecekse demokrasinin anlamı olmaz Demokrasi ahlak ve bilim getirmeyecekse demokrasinin gereği kalmaz Çünkü ahlakdışılık ve bilimdışılık dünyada zaten yeterince var, Durum ki tarihte hiçbir dini inanç 'Ben dinsizim' diyen toplumlara gelmemiş Hep 'Ben dinliyim' diyen toplumlara gelmiş Ve hep, toplumlarınca kendilerine 'Dinsiz' denilen peygamberlerle gelmiş Demek ki 'Dinlilik' konusunda da, 'Dinliyim' konusunda da dikkatli olmak gerekir Ki bunun tek ölçüsü de dini tanımlayan, 'Din mantık, ahlak, bilim, vicdan, merhamet, adillik Dürüstlük, güvenilirlik, tarafsızlık, sakinlik, medenilik, sadelik, israfsızlık, nefssizlik Ve bunlarla inzivadır' diyen Din hadisileri'nin evrensel din 'Din' tanımıdır Kimin ne olduğunu, kimin ne olmadığını Kimin dinli olduğunu, kimin dinsiz olduğunu bu tanım çok doğru, çok iyi, ve çok güzel saptar, Ölüm bedenin dışından değil içinden gelir Ölüm bedenin var olan ve sürekli olan bir özelliğidir ancak bu durumun farkında olunmaz Bedendeki hücreler her gün ölmektedir de farkında olunmaz Bedende her gün yeni hücreler doğmaktadır da farkında olunmaz Ölüm bedendeki küçük ölümlerin durdurulamamaması durumudur Ölüm bedendeki küçük ölümlerin toplamıdır Renkler görebilir ve işitebilir, Sodom'u, Gomora'yı, Pompei'yi doğaüstü bir varlık değil Dikkatsizlik ve umursamazlık yok etti Çünkü ahlaksızlık da, bilimdışılık da dikkatsizliğe ve umursamazlığa neden olur Bu nedenle de, bu açıdan da ahlak ve bilim çok önemlidir, Seçmen sandıkıları(sandıkları) boşunadır Çünkü seçmen sandıkıları siyasi parti yani siyaseti seçmektir Oysa siyaset akıldışılık, bilimdışılık, ahlakdışılık, insanlıkdışılık getiren Akıldışı-bilimdışı-ahlakdışı-insanlıkdışı dünyadır Ve toplumu bölen, insanları birbirlerine düşman eden dünyadır Yanlışa düşman olmakla doğru olunmaz, kötüye düşman olmakla iyi olunmaz Örnek ki Hitler'e düşman olmak doğruinsan(doğru insan) olmak anlamına gelmez Faşist bir siyasi partiye düşman olmak da doğruinsan olmak anlamına gelmez Doğruinsan olmak ancak beyinin, akıl-ruh sağlığının, insanlığın, evrimin, ve evrenin Zirveleri olan ahlaka ve bilime uymakla yani ahlaklı ve bilimsel insan olmakla olur Birine ya da birşeye karşı olmak insanı doğruinsan yapmaz, 'Çağ' anlamında da olsa 'Devirmek' anlamında da olsa Durum ki tarih 'Devirim/Devrim' denilen sıçramalar da yapmakta Ancak durum ki yaptıktan sonra da kıç üstü düşmekte Düzen değişse de beyinler, zevkler, hazlar yine geriye, eskiye gitmekte Çünkü durum ki devirimler bilimdışı kitleler ya da toplumlarla yapılmakta Çünkü toplumlar da, insanlık da henüz bilimsel değil Gerçek devirim ilerleme, yükselme demektir ki bu da ahlak, ve bilimsellik Ve ahlaklı ve bilimsel toplum ister Çünkü devirim ilerleme, yükselme, insancalaşma, özgürleşme ise beyinin, akıl-ruh sağlığının İnsanlığın, evrimin, ve evrenin en zirveleri ahlak ve bilimdir Bu nedenle ki insanlık tarihindeki tüm devirimler 'Çekirge devirimi'dir Yani sıçramadan sonra yine aynı yere Bu nedenle ki binlerce üniversite olan, ceptelefonulu(cep telefonlu) bilgisayarlı Çağımızda bile dünya ilk insanlar gibi yarıçıplak, pirsingli, dövmeli Ve fala, büyüye inanan üniversite mezunu insanlar ile dolmakta Nezaman(Ne zaman) ki toplumlar ya da insanlık ahlakçı ve bilimsellikçi olur İşte o zaman dünyada gerçek devirimler çağı başlar Toplumlar ve insanlık için şimdilik uygun olan şey devirim değil Ahlak ve bilim ile evirimdir(evrimdir) çünkü beyin yani us(akıl) nekadarsa(ne kadarsa) Tarih de o kadar ilerler Ve gerçek ki siyaset denilen insanlıkdışılık yasaklanmadıkça dünyada asla gerçek devirim de İnsanca yani ahlaklı ve bilimsel dünya da, insanca yani ahlaklı ve bilimsel ülke de olmayacak. Necdet Gürçiftçi Hiçbir dini inançtan ve hiçbir siyasi partiden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 4.4.23/03.27
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • sabanaslantr
  • Kelebeklerdeağlar
  • Marslı
  • Tormentor
  • Hevilli
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir