Şiir Defteri

BÖYLE SÖYLEDİ DİN- 17

Yazan: Birturkbilgesi
27.12.2017 / 04:29
1182 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Ey insanlar ne de güzel taşıyorsunuz İçinizdeki bağırsakları, bokları, kemikleri, etleri, yağları, kanları Yürümek diye Ve ne de güzel götürüyorsunuz onları aşıklarınıza Aşk diye Ve ne de güzel hoplatıyorsunuz onları Dans diye Ve ne de güzel seviştiriyorsunuz İçi bağırsak, bok, et, kan, kemik, irin dolu bedenlerinizi İçi bağırsak, bok, et, kan, kemik, irin dolu bedenle seks diye, aşk diye, evlilik diye, Mahkum, esir, köle edilmiş insanlar Dünya, hayat, yaşam, insan olmak, vatandaş olmak, mutluluk, başarı diye İçi kor, lav dolu dünyanın üzerinde İçi bağırsak, bok dolu bir iskelet olarak var olmaya Ve kendilerine ilahlar yaratmışlar Önce yerde, sonra gökte Ancak hep insana benzeyen Belli ki insanlardan gelmesine karşın kötülükler Yine de korkmaktalar insana benzemeyenden Oysa dinin yolu ilahsızlığa ve bilime Ne de güzel sınıyorlardı, sınava çekiyorlardı kurnazca Put ilahları Yere devirip 'Haydi kendilerini düzeltsinler de görelim' Ve önlerine yemekler koyup 'Haydi yesinler de görelim' deyip Gerçek ki dinin yolu akılın gerçekliklerle ve akılla sınanmasından başka bir yol değil İnsanlar henüz bunu Cehalete ve nefse batmış Din çıkarcıları, hükümdarlar ve siyasetçiler nedeniyle anlamamış olsalar da Oysa ne güzel dedi dini tanımlayan Din hadisileri 'Din bilimdir, bilime aykırı herşey dine de aykırı' deyip Ancak insanlık dinlisiyle dinsiziyle hala lay lay lom içinde, İnsanlar dünyada güle oynaya yaşarlar da Ölüm anı geldiğinde annelerine babalarına kızmazlarsa İçi kor, lav dolu bu dünyada İçi bağırsak, bok, iğrençler şeyler dolu olarak yaşamayı Övünç, gurur, mutluluk, başarı saymış olurlar Sanma ey sevgili, sevgilin seni seviyor O kuşkusuz ki senin derini ve senden haz çıkarlarını Yani kendi aldanışını seviyor yalnızca Çünkü içini, bağırsaklarını, boklarını, kanlı etlerini, kanlı organlarını Kanlı kemiklerini, irinlerini, salyalarını görse Arkasına bakmadan kaçardı kuşkusuz Amannn inanmayın siyasetçilerin size dalkavukluklarına Sanatçıların hoplamalarına zıplamalarına Modacıların süslemelerine Parfümcülerin kokularına Makyajcıların boyalarına Para vereceğiniz kimselerin size saygı göstermesine Onlar da siz de içi bağırsak bok dolu iskeletlersiniz işte, Ey pısikoloji(psikoloji) neden 'Kendilerini peygamber sananlar şizofrendir' diyorsun Söyle ilahlara karşı mısın yoksa ilahlara mı inanmaktasın Ve eğer kendilerini peygamber sananlar şizofren ise Neden peygamberlerin arkasından gitmekte insanlık Demek ki şizofreni olan peygamber olmak değil Peygamber olmak isteyip de peygamber olamamak Ey bilim yoksa kendine İlahlara inanan yeni bir bilim mi buldun Öyleyse nerede bilimliğin Bu içi lav, kor dolu yalan dünyaya Felsefeyle, bilimle ahlakla, nefssizlikle, bilinçle, mantıkla Sırt dönmek mi şizofreni Yoksa içi bağırsak, bok dolu, bir solucan ya da yılan gibi sarılmak Gerçeklerin ve doğruların farkında olmamak mı Artık buna bir karar ver, Bilin ki din sizi ilahlara götürmek, size ilahlar getirmek için değildir Din size bilim, ahlak, vicdan, merhamet, adillik, dürüstlük, nefssizlik, medenilik Vermek içindir Ve ilahlar önlerinde eğilmek size bunları getirmez Bunları size verecek olan yalnızca felsefe, bilim ve Din hadisileri üçlüsüdür, Ne de güzel aldatıyorlar sizleri Cehalete ve nefse gömülmüş Ve Din hadisileri'nin D'sinden bile haberleri olmayan Ve üstelik de Din hadisileri'ne aykırı, zıt, siyasetçiler Din, iman deyip Dünyanın heryerinde Onlar istiyorlar ki din Gökte ilahların yerlerini Yerde kendi yerlerini sarsmayan birşey olsun Ancak ne acı onlara Çünkü dini tanımlayan, anlatan, açıklayan, öğreten Din hadisileri Kül değil Yanlış ve kötü herşeyi küle çevirecek olan Bak bakalım ey insanlık Siyasetçilerin kitapları mı çoğalıyor yoksa servetleri mi Din 'Oku' der de, Anlamıyorsunuz size saldıran Cehalet ve nefs yuvası olan siyaset ve ticaret Utanmazlık dünyası olan moda ve çıplaklık Ve barbarlık dünyası yapılan, savaş ayartıcısı oyuncaklar ve oyunlar Bakın demokrasi, özgürlük ve hukuk deyip Kendi aralarında gizlice anlaşıp turizımı/turizmi) ve sanatı bile nasıl da Çıplaklık, utanmazlık dünyası yapıverdiler Ve oyuncakları, oyunları savaş Ve fuhuşu, zinayı, eşcinselliği serbest Oysa hangi peygamber siyasetle ve ticaretle uğraştı Moda içindeydi Ve çıplaklığa ve eşcinselliğe karşı değildi Ve hangi Din hadisileri barış yerine savaş istedi Anlamıyorsunuz size saldıran dinsizlik değil Gerçekte kendi zevkleriniz, kendi hazlarınız, kendi cehaletiniz, kendi nefsiniz Kendi seçimleriniz, kendi tercihleriniz, kendi istekleriniz Anlamıyorsunuz size saldıran gerçekte dinsizlik ve dinsizler değil Çünkü hiçbir peygambere önceleri asla dinli denilmedi Hep 'Dinsiz' denildi Öyleyse dinsizlerden korkunuz niye Korkmanız gereken asıl şeylere dört elle, koyun koyuna sarılıp Ve asıl kendiniz olup, Ne dedi size din diye Dinin D'sini bile bilmeyenler 'Çocuğu öldürmüş çünkü çocuk büyüdüğünde annesini ve babasını öldürecekmiş' Kuşkusuz ki onlar taht yani nefs için öz annelerini, öz babalarını Kundaklarındaki öz kardeşlerini bile öldürten sultanları aklamak için Sultanlık yanlılarının uydurmalarından başka şey değildir Onların asıl bilmeleri gereken şey Din hadisileri'nin 'Sultanlarla düşüp kalkan alimler hırsızdır' deyip Sultanlığa, hükümdarlığa Ve 'İnsanları etkilemek için güzel konuşanların yeri Cehennem'dir deyip Siyasete, siyasetçiliğe karşı olduğudur Kuşkusuz ki onlar deniz içinde olup denizi bilmeyen balıklar gibidirler Din hadisileri'ni öğrenmişler mi ki dinden söz ediyorlar Ya da inandıklarına, inançlarına, sözlerine, savlarına din diyorlar Kuşkusuz ki Din hadisileri gerçekle yanlışı, doğru ile yalanı İyi ile kötüyü de birbirlerinden ayıracak olandır Kuşkusuz ki onlar bunun için dünyanın sonunu hiç beklemesinler, Bilirsiniz sonsuz, büyük matematik de on sayı ile Ve dört işlemle yapılır yalnızca Dinin matematiği de dini tanımlayan Din hadisileri'dir Öyleyse din öğrenmek ne kadar kolay Ve dinli olmak ne kadar doğru, iyi, yararlı, olumlu, haklı, güzel Evrensel ve insanca değil mi Ey bilim sen önce içindeki bilimdışı şeylere inanan sözde bilimcileri Sözde akademisyenleri temizle Yoksa kendilerini ilah sanan firavunlardan farkın kalmaz. Necdet Gürçiftçi İnternette yayınlandığı zaman: 26.12..17/14.49
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Tormentor
  • Hevilli
  • Pirinctanesi
  • Mefail
  • turgaykurtulus
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir