Şiir Defteri

BÖYLE SÖYLEDİ TÜRK BİLGESİ- 139

Yazan: Birturkbilgesi
12.04.2018 / 00:39
1101 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Felsefe güzel sözler değil doğru sözler üretmektir Ve yalnızca doğru sözler üretmek de değil her konuda kuramlar(teoriler) geliştirmektir Buyüzden(Bu yüzden) felsefe her bilimle de herşeyle de ilgilenir Örneğin koşu bantı denilen şey var Bu alet çalışırken az da olsa gürültü yapar ve alt kattakileri rahatsız eder Bence koşu bantı yerine ağırlık almak daha iyi Çünkü konu bantı, koşmak, yürümek gibi şeyler yağları eritir, kilo verdirtir Ancak kırmızı kas kütlesini hacim olarak büyütmez Oysa kırmızı kas kütlesi damarlardaki fazla kanın emildiği, depolandığı yerdir Bu nedenle de damarlardaki fazla kanı çekip Yüksek tansiyon hastalığının oluşmasına engel olabilir Büyük kütleli ve yağlı Sumo güreşçilerinin yüksek tansiyon hastalığı olmamalarının Nedeni budur bence Yani bedendeki yağ kütlesi değil kırmızı kas kütlesi daha önemlidir Yani yalnızca fazla yağları eritmek, fazla kiloları atmak yetmez sağlıklı olmak için Kırmızı kas kütlesini de hacim olarak arttırmak gerekir ki Bu durum özellikle yaşlılıkta çok önemli hale gelebilir Zayıflık çözüm değildir çünkü zayıf şeker hastasıları(hastaları) da vardır Ancak onların büyük bir kırmızı kas hacimleri yoktur Yağ olarak şişmanlar da yüksek tansiyon hastalığına yakalanabilirler Çünkü yağları çok ancak kırmızı kas kütleleri küçüktür, azdır, hacimsizdir Şeker hastasılarına ve yüksek tansiyon hastasılarına bol bol yürümek Sıpor(spor) yapmak önerildiğine göre demek ki şeker hastasılarında Ve yüksek tansiyon hastasılarında kırmızı kas hacimi yeterli değildir Ve kırmızı kas yalnızca kan kullanan yer değil, şekerin de yakıldığı yerdir Yani demek ki bedende ve sıporda kırmızı kas kütlesine yönelmek gerekir Ki bacaktaki kırmızı kaslar bedenin öteki yanlarındaki kırmızı kaslardan Hem daha büyüktürler hacim olarak hem de hacimler daha kolay arttırılabilir Kırmızı kas kütlesinin fazla olduğu yer bir de kol kasılarıdır Sonra ise göğüs kasıları ve boyun kasıları gelir Bacak kasıları büyük olasılıkla bedenin alt tarafındaki fazla kanı Kol, göğüs ve boyun kasları da büyük olasılıkla bedenin üst yanındaki fazla kanı emerler Ve böylece genel durum olarak bacak kasları ve kol kasları sağlıklığa giden yolun Ana taşları olurlar Yani bir olasılık ki yüksek tansiyon hastalığının ve şeker hastalığının nedeni Eğer genetik ya da kalıtımsal bir neden yoksa bedendeki kırmızı kas kütlesi haciminin azlığıdır Ve sigara, yağ gibi nedenlerle daralmış damarlar da bedende yağ kütlesinin Artmasından başka şey değildir Yani sağlıklı olmak için yalnızca bedendeki yağ kütlesni azaltmak yetmez Bedendeki kırmızı kas kütlesini de artırmak gerekir İşte buyüzden ki köylüler sanıldığı kadar sağlıklı değillerdir Çünkü yağ kütlesi hacimleri düşük olsa da kırmızı kas kütlesi hacimleri de Oldukça düşüktür yani çözüm zayıflamak değil kırmızı kaslanmaktır Kırmızı kas kütlesi hacimi düşük olanlar sağlıklı iseler Ya da sağlıksız değilseler büyük olasılıkla genleri ya da kalıtımları sayesindedir Ancak işi rastlantıya bırakmamak zorunludur Bacak kırmızı kasları ve kol kırmızı kasları ise en kolay olarak ağırlık çalışması ile Hacim olarak artarlar çünkü kırmızı kaslar sayı olarak artmazlar Yalnızca hacim olarak artabilirler Ancak ağırlık çalışmanın önemli kuralları vardır örneğin ağırlığı kaldırırıken Nefes vermek, indirirken nefes almak Birer gün arayla çalışmak, çalışlamadığı günleri sorun yapmamak, kafaya takmamak Ve çalışılmayan ya da çalışılamayan günlerin acısını çıkarmaya kalkmamak Biryandan da dengeli ve yeterli beslenmek, aşırı yiyip içmemek Büyük olasılıkla sağlıksızlık yağ demek değil kırmızı kas kütlesi yetersizliği demektir Unutmayın sıpor yapanlar sıpor yapmayanlardan fazla yaşamazlar, doğanın gerçekliği vardır Ancak sağlıklı ve olağan olarak yaşamak başkadır, sağlıksız ve Halsiz yaşamak başkadır yalnızca Ve asla unutmayın ki insanca bir dünya düşmanları ya da İnsanca bir dünya alakasızlar insanları, toplumları ve insanlığı sıpora Ve modaya yönlendirirler sürekli Bakın terör örgütüleri bile sabah akşam sıpor yaptırırlar çünkü aşırı Ya da fazla sıpor düşünmeyi önler; akılı mantığı, beyini, ruhu, kişiliği geriletir Ve kitap okumaktan, kitabı sevmekten, felsefe öğrenmekten, bilimsel olmaktan Toplumsal olmaktan, evrensel olmaktan, düşünün insan türü olmaktan uzaklaştırır Bakın kitap düşmanı Naziler bile sabahakşam(sabah akşam) sıpor yapıyorlardı Bakın akılı ve ahlakı dışlamış moda da mankenlerine sabahakşam sıpor yaptırıyor Çünkü barbarlık, ilkellik, beden için yalnızca beden önemlidir Fazla ağır ağırlıkla ve çok sayılı çalışmamak gerekir örneğin 10-20 kiloyu Beşer ya da onar kere çalışmak ve aralarda üç-beş dakika dinlenmek Ve en fazla üç set çalışmak Günde 10-15 dakikadan çok ağırlık çalışmamak Sabah 7-8'den önce ağırlık çalışmamak ki çalışmak yürek(kalp) sorunu yaratabilir Tok karına ağırlık çalışmamak çünkü dolu mide kanı kendisinde toplar Ve yüreğe ve beyine giden kan azalır ve bu da sorunlara neden olur Ve çalışmaya asla bedeni ısıtmadan başlamamak Çünkü bedeni ısıtmadan ağırlık çalışmak herşeyden önce yürek(kalp) büyümesine Neden olabilir ve fazla ağır ağırlıkları kaldırmak da, fazla ağırlık çalışmak da Ağırlık çalıştıkça kilonun artması önemşli değildir çünkü artan şey yağ hacimi değil Kırmızı kas hacimidir Yürümek, koşmak, koşu bantı gibi şeyler ilk ay 5-10 kilo verdirmiş gibi görünürler Ancak verilen şey yağ değil bedendeki sudur Yani zayıflamaya değil kırmızı kas kütelsinin artmasına yoğunlaşmak gerekir Kırmızı kas kütlesi artıkça zaten hem bedendeki fazla kanı emer Hem de çevrelerindeki yağları sürtünmeyle, basınçla, baskıyla, hareket ettirmeyle eritirler Yani sıpor yapmadan önce sıpor hakkında genel bilgi sahibi, sahibesi olmak zorunludur Yani kafaya ve keyife göre sıpor yapmak çok zararlıdır, çok kötüdür, çok yanlıştır Öyle ki bedeninizde büyük büyük, iri iri lipomlar(yağ urları, yağ bezeleri) bile oluşabilir Sıpor yapmadan önce karar vermeniz en önemli konu şudur: 'Neden Sıpor yapacaksınız?' yani ortaya bir neden ya da amaç koymak Sağlık için sıpor yapacaksanız 'Sağlığım için' diyeceksiniz Kendinizi korumak için ise 'Kendimi korumak için' diyeceksiniz İkisi için ise 'İkisi için de diyeceksiniz' yani önce nedeni ya da amaçı(amacı) söyleyeceksiniz Yani amaçsız ve yanlış amaçlı sıpor yapılmamalıdır yoksa yarardan çok zarar gelir Yani sıpor yapmak için kendinize abuksubuk, akıldışı, bilimdışı Ahlakdışı, insanlıkdışı ya da barbar, ilkel, vahşi nedenler ya da amaçlar seçmeyeceksiniz Unutmayın ki sıpor vahşi olmak için değil medeni olmak içindir Ve sıporun anlamı da 'Boş zamanlarda yapılan güzel, hoş, iyi, yararlı, medeni şey' demektir Ancak savunma sıporu denilen şeylerde olduğu gibi sıporun kendisi olmasa da Amacı yani korunma ve korumak amacı medeni olabilir Yani yalnızca araca değil amaca da bakmalıdır Örneğin ben birzamanlar balkonlardan düşenleri ve intihar etmek için binalardan atlayanları Tutmak için ağırlık Döğüşenleri, kavga edenleri ayırmak için savunma sıporu çalıştım Hiç kimsenin düştüğünü görmedim ancak sayısız döğüş, kavga ayırdım Çünkü sorunlara bönbön bakmayı ya da çaresizliği sevmem Yani sıpor beyin, ruh, kişilik kadardır Şöyle bir söylence anlatılır: Bir köyde bir güreş karşılaşması vardır Güçlükuvvetli(güçlü kuvvetli), iriyarı bir evliya da o güreşe katılır İzleyicilerden(Seyircilerden) biri içinden şöyle geçirir: 'Şuna bak, bir de evliya olacak, kalkmış cahiller gibi güreş yapıyor' O sırada o izleyici bir uykuya dalar ve bir rüya görmeye başlar Rüyasında bir uçurumdan düşmek üzeredir ve uçurumdaki bir dala tutunmuştur 'İmdat, imdat, beni kurtaracak biri yok mu?' diye bağırır O sırada güçlü bir el kendisini tutup uçurumdan çeker Bakar ki güreşteki o evliyadır Evliya der ki 'Yalnızca ruhları değil, bazan canları da kurtarmak gerekir' Sıpor gerçekte işte böyle birşeydir Ve işte bu yüzden savunma sıporularında 'do' vardır; do ahlak, terbiye, insanilik Nefssizlik, medenilik, sevgi, dostluk, barış, efendilik demektir, bakmayın siz karate filımlarına Karate filımı izleyecekseniz gidin Bruce Lee'nin ustası Ipman'i izleyin Savunma sıporularının yüzkarası(yüz karası), Ipman'in utançı(utancı) Barbar, vahşi Bruce Lee'yi ve benzerlerini değil Geçenlerde televizyonda bir haberde üstelik de ünlü bir bayın eşi olan bayan Bir bayan veterinere 'Ben kickboxçuyum, seni döverim' diyordu, yazık İşte bunlar sıporun ne olduğunu öğrenmeden sıpor yapmaya kalkmanın Acı, kötü, yanlış sonuçlarıdır Ve asla unutmayın kendizini korumak için bıraktığınız tırnak izileri bile Basit yaralama suçundan ceza almanıza neden olabilir, bırakın flımlardaki gibi Yumruk, tekme, kafa atmayı Bakın pet şişe, terlik, elma, armut atana bile darp suçundan hapis cezası Üstüne bir de tazminat parası cezası veriliyor Bırakın yumruk, tekme, kafa atmayı Ve o izleyici güreş sonrası gider evliyadan özür diler Ben de sıporu hiç sevmem ancak sağlıksal ve çevresel zorunluluktan Yapmak zorunda kalıyorum yoksa uyumayı yeğlerim Bu açıdan görülür ki sıpor yalnızca sağlık için yapılmaz, bir de kendini ve Başkalarını fiziksel saldırılardan korumak ve zor durumlardan kurtarmak Yani yardım, iyilik, hayr(hayır), insanlık için de yapılır Bedensel bir işte çalışılıyorsa o işte başarılı olmak için de İlkyardım örneğin insanları taşımak için de Ancak sıpor yapmanın mutlaka insani bir amaçı olmalıdır Asla barbarca bir amaçı olmamalıdır Yani medeni insan asla barbarca, ilkelce amaçlar için sıpor yapmaz Öteyandan(Öte yandan) çocukların ve gençlerin sıpor yapmalarını Eğer bir sağlık ya da savunma ya da çevre zorunluluğu yoksa anlamak güçtür Çünkü onlar hem zaten sağlıklıdırlar hem de onların bedene değil beyine, ruha Yönlendirilmeleri ve bedene, ruha yönelmeyi öğrenmeleri gerekir Hayat zaten onları bedene yönlendirecektir Yani genel olarak; çocukları ve gençleri felsefe, bilim, edebiyat, sanat, Din hadisileri Yani beyin, ruh işleri yerine beden işlerine yönlendirmek çok yanlıştır, çok zararlıdır Çünkü böylece bir de beyini, ruhu, düşünmeyi, düşünsel yaratımı, düşünsel çalışmayı Düşünsel üretimi değil bedeni, kası, gösterişi, teşhiri, barbarlığı, ilkelliği Savaşı seven çocuklar, gençler ve toplum oluşur Bu da hem toplumlarına hem de insanlığa en büyük düşmanlık olur Yani sıpor yap ancak beyinini, ruhunu, kişiliğini, hayatını elegeçirmeyecek (Ele geçirmeyecek) kadar yap Ve sıpor yap ancak sıporcu olma Sıpor yap ancak sıpora esir olma Sıpor yap ancak sıporu cehalet ve nefs yapma Ve sıporu sanki sıçar, işer gibi başkalarından gizli, saklı yap ve zevksiz, zevk almadan Haz almadan yap, mutsuzlukla yap, hüzünle, zoraki yap Sıporla asla özdeşleşme ve sıporu takıntı, saplantı yapma Sokaklarda, sıpor salonularında, parklarda, kamusal alanlarda Başkalarının yanında sıpor yapma, yalnız iken yap, kimseye göstermeden yap Övünmeden, gururlanmadan, böbürlenmeden yap Kendine sıporu asla simge, amaç, ölçü ve ölçüt alma Ve sıporu asla önemseme, hep küçümse ve aşağıla, sıporu asla baştaçı(baştacı) etme Şunu asla unutma: Sıpor bedeni düzeltese de beyini, ruhu, kişiliği bozar Ve olanaklı ise ailenden bile gizli yap çünkü sıpor nefse kaçabilir, nefse yönlendirebilir Ve yanlış, kötü örnek olabilir Barbar bir toplum ve dünya yaratmak istiyorsanız Çocuklarınıza ve gençlerinize sıporu sevdirin Medeni bir dünya yaratmak istiyorsanız Çocuklarınıza felsefeyi, bilimi, Din hadisileri'ni, kitapları, okumayı, öğrenmeyi Düşünmeyi sevdirin Yani sıpor da moda gibidir yani masum gibi görünse de basit, zararsız değildir Zaten sıporculara ya da sıpora ya da sıpor alanlarına baktığınızda Göreceğiniz genel iki temel şey şudur: Barbarlık ve moda Giyim modası da var, saç modası da, sakal modası da, takı modası da, dövme modası da Yan ne ararsan var Yani sıporun azı yarar, çoğu zarardır, tıpkı yağ gibi Modanın ise azı bile zarar, tıpkı uyuşturucu gibi Yani hayat sanıldığı ya da size öğretildiği gibi basit, kolay, sorunsuz Göründüğü gibi birşey değildir Bence sıpor için en doğrusu yaşlılıkta yapmaktır Sağlık sorunu var ise her yaşta gereği ve ölçüsü içinde yapılabilir Kuşkusuz bunlar benim önerilerim, kuramlarımdır Ve felsefeci, düşünür(filozof), alim, alime, bilge herşeyle ilgilenmek zorundadır ancak Herşeyi bilmek zorunda değildir Yani bu söylediklerim zaten tıppın söylediği şeyler de olabilir Ya da araştırılması gereken şeyler Felsefeci, düşünür, alim, alime, bilge her güne bomboş, tertemiz, hiç yazılmamış çizilmemiş Bir kağıt gibi başlar Onlar hergün her güne ve herşeye yeniden başlar Yani onlarda önyargı da olmaz, samimiyetsizlik de 'Felsefe kafayı yedirtir, kitap okumak kafayı yedirtir' demek gerçekte 'Kafam çalışmıyor Ben kafası çalışan biri değilim, ben okuduklarımdan birşey anlamam, felsefe zor şey Kitap okumak zor şey, ben yalnızca bedeni çalışan biriyim' demektir Yoksa felsefe de, kitap okumak da tıpkı kasları geliştiren ağırlık gibi Beyini, ruhu sürekli geliştirir Sıpora ilk başlayanlarda nasıl ki dayanılmaz bir kas, eklem ağrısı olur Ve öyle ki sıporu buyüzden bırakanlar bile olursa Felsefeye, kitap okumaya yeni başlayan beyinlerde, ruhlarda, kişiliklerde de Önce bir dayanılmazlık, katlanılmazlık oluşur Bence dünyanın en zor iki şeyi kitap okumak ve sıpor yapmaktır Ancak nedense insanlar yalnızca birini yapmak, başarmak eğilimindeler Ki bu da onların yarım gelişmelerine, yarım varlık olmalarına neden olur, 'Çok mu büyüktü aşkınız?, dedim - Hayır, ikimiz de çok yalnızdık' denilmiş Ayfer Tunç'un Evvelotel kitabında Yalnızlık aşktan büyük ve güçlü olabiliyorsa ne mutlu yalnızlığa Ve aşk yerine de insan yerine de yalnızlığa tutunmaya, Bence yalancılık, hilebazlık, dolandırıclık, ahlaksızlık, vefasızlık, nankörlük, zina, fahişelik Barbarlık, vahşilik, suç gibi şeyler genlerden ya da kalıtımdan da geliyor Buyüzden(Bu yüzden) eğer annenin ya da babanın ailesinde ya da sülalesinde Ya da soyunda bu tür kişiler varsa çocuklarına dikkat etmek gerekir Örneğin bu tür ailelerin küçük çocuklarında resime, müziğe, edebiyata İlgi, merak, yetenek varsa övünmeden, böbürlenmeden önce çok dikkatli olmak gerekir Çünkü sanat ve edebiyat da yalana, uydurmaya, ilkelliğe, barbarlığa, vahşiliğe dayanır Bakın mağara duvarılarından(duvarlarından), resim yapan, müzikle uğraşan İyi hatiplik yapan diktatörlere kadar sanat ve edebiyat var Görmüyor musunuz ülkede sayısız üstün zekalı, üstün yetenekli çocuk var Ancak bir avuç düşünür, alim, alime, bilge bile yok tuhafki(tuhaf ki) Öğretmen anneye, babaya diyor ki 'Çocuğunuz üstün zekalı, üstün yetenekli Gelin onu özel sınıfa koyalım, özel okula gönderelim' Ancak bakıyorsunuz o öğretmen kitap bile okumuyor Felsefenin f'sinden, bilimin b'sinden, Din hadisileri'nin d'sinden bile habersiz Peki o zaman nasıl anladın o çocuğun üstün zekalı ya da üstün yetenekli olduğunu Başkalarından zeki olmak da, başkalarından yetenekli olmak da üstün insan olmak değilki Bunun tek ölçüsü ve ölçütü yalnızca felsefe, bilim ve Din hadisileri üçlüsüdür Yani üstün zekalı ya da üstün yetenekli denilen çocuklar gerçekte Üstün yalancı, üstün hilebaz, üstün barbar, üstün ilkel, üstün vahşi Üstün insanlık düşmanı da olabilirler çünkü bunlar da yüksek zeka Ya da yüksek yetenek gerektirirler Yani örneğin dolandırıcılar aptal ya da yetenneksiz değillerki(değiller ki) Yani bence sonradan dövünmemek için önceden övünmeyin Dereyi görmeden paçaları sıvamayın Bazan görünen köy bile kılavuz(klavuz) gerektirebilir çünkü yollar tehlikeli olabilir Bakın İstanbul boğazı'ndan geçmek isteyen isteyen gemiler bile kılavuz kaptan alıyorlar Kılavuzunuz nicel, tikel, somut şeyler değil felsefe, bilim, Din hadisileri olsun Bakın kargaya bile yavrusu beyaz ya da kuzgun görünürmüş Yani bakmayın siz okuldaki başarılara, sınav notularına, karne derecesilerine Resimdeki, müzikteki; edebiyattaki, sanattaki başarılara Gerçek ki hayatın, dünyanın ve insanlığın tek en doğru ölçüsü ve ölçütü Yalnızca felsefe, bilim ve Din hadisileri üçlüsüdür Nicel, somut ve tikel başarılar değil Artık öğretmenlerin bile eğitilmesi gereken bir çağda ve dünyada yaşıyoruz Bakın kadın öğretmen küçücük bebeğini 'Ölmez' diye evde tek başına bırakıp Tatile çıkmış Ve bakın o Felsefenin, bilimin ve Din hadisileri'nin insanı değil Saçından kulağına, takısından dövmesine, giyiminden makyajına Modanın esiri olmuş yoz öğretmenlere Evet bence Atatürk 'Ey öğretmenler yeni nesil sizlerin eseri olacaktır' dememeliydi Ancak ne yapsın adam, o haklı Çünkü O'nun zamanında öğretmenler, öğrenciler ve okullar modanın, cehaletin Nefsin, ticaretin, siyasetin, Batının, Osmanlı'nın, Arabın ve özel sektör canavarının değil 'Hayatta en doğru yol gösterici bilimdir' Ve 'Ben insanın ahlaklısını severim' sözlerindeki Bilimin ve ahlakın yolcusu idiler Bugünleri görse herhalde öyle demezdi Eskiden insanın cahili zengin olurdu Şimdi ise üniversite mezunu oluyor belli Önce siyah-beyaz filımlarla sinema öldü ahlakdışılığın, yozluğun, cehaletin, nefsin elinde Sonra da dine aykırılığın, ahlaka aykırılığın ve siyasetin elinde Türk sanat müziği öldü Ve şimdi de modanın elinde ülke Özel sektör zaten baştan ölü idi Üniversite mezunu İçişleri bakanı 'Vurun kırın, merhametsiz olun, vicdansız olun' Diyor polise yani memura memureye yani devlete, ülkeye, vatana, millete Yani annelere, babalara 'Vahşi, barbar insanlar yetiştirin' Çocuklara, gençlere 'Vahşi, barbar olun' diyor Oysa bu ülkede hukuk var, kanunlar var Milli eğitim bakanı, Aile bakanı, Adalet bakanı, Diyanet suskun Uyuşturucu yuvaları yıkıyor da serbest olan zina yuvaları yıkmıyor mu Uyuşturucu çocuklara, gençlere acı veriyor da, zarar veriyor da, kötülük ediyor da Zinadan yıkılan yuvalar çocuklara, gençlere acı, zarar vermiyor mu, kötülük etmiyor mu Ve düşük ücretler, güvencesiz işçilik ve vahşi, barbar, asalak, köleci özel sektör Öyleyse biri yasakken biri neden serbest Oysa suçlar devletler devletliklerini felsefeye, bilime, Din hadisileri'ne Zıt olarak yaptıkları için var olurlar Nerede, felsefe, bilim, Din hadisileri nerede Ölümden başka yaşayan, acıdan başka mutlu Cehaletten ve nefsten başka üstün ne var bu ülkede Adaleti mumla aramak adalet çok az değil Ülke karanlıkta demektir Felsefeden, bilimden, Din hadisileri'nden yoksun olmak Güneş de olsa karanlık demektir zaten Demek ki karanlığı yok etmek önce felsefede, bilimde, Din hadisileri'nde Toplanmakta, birleşmekte başlar, Yani karanlığa karşı küfür etmek yerine mum yakmak değil çözüm Çözüm felsefede, bilimde ve Din hadisileri'nde birleşmek Yani mumluk değil beyinlik, ruhluk çözüm Yarasaları gece çıktıkları için aşağılamayın, hor görmeyin Gündüz kuşlarında olmayan üstünlükleri var Size zayıflık görünen birşey gerçekte üstünlük olabilir Herşeyi iyice araştırın, iyice inceleyin, iyice düşünün, öyle konuşun Bakın balinalarla, köpek balığılarıyla, Yunus'larla ne kadar da benzer yarasalar Işıkta üstün olmak değil, ayrıntıda üstün olmak, üstün olmak Bakmayın düşmanların ışıltılarına, her ışık bir karanlığı da gizler Yani güçlü olunan yer gerçekte zayıf olunan yerdir de Güçlü olunan şey, zayıf olunan şeydir de Bakın düşmeden önce yapraklar, çürümeden önce meyvalar Nasıl da güçlüdürler güçlü dallarında Mustafa Kemal'in 'Ben siz savaşmayı değil ölmeyi emir ediyorum' sözü gerçekte 'Ben size beni anmanızı, benim izimde olmanızı değil Beni aşmanızı emir ediyorum' da demektir Siz Altı ok'ta mangal, çevirme, kebap yaparsınız ancak, yanında rakı, sigara Bikini, mayo, moda Atatürkçü, aydın, üniversiteli Demokrat, solcu, komünist, dinsiz Dünya kılasikleri okur Döner döner bir daha okur Yahu yazın artık, biraz da yazın Felsefeyle, bilimle, Din hadisileri ile yazın Tarihi asla kazanamayacak olanlar felsefeyi, bilimi Ve dini boş bırakanlardır. Necdet Gürçiftçi İnternette yayınlandığı zaman: 11.4.18/12.18
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Pirinctanesi
  • Mefail
  • turgaykurtulus
  • Celal
  • umsena
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir