Şiir Defteri

YEİNER VE YEİNDİ (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
09.12.2017 / 05:07
812 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
İnsanın yetişkin dişisine bir türlü yaranamadı gitti dünya, insanlık. Ne verildiyse hep daha çoğunu ve üstelik de akıla, bilime ve dine aykırı daha çoğunu istiyor. Bir zamanlar tepeden tırnağa örtülü idiler, sonra yüzleri açıldı yetmedi, sonra başları tümden açıldı yetmedi, sonra etek bluz giydiler yetmedi, sonunda ortalıkta adına bikini, mayo denilen sütyen-külot iç çamaşırı ile dolaşmaya kadar geldiler, yine yetmedi. Eskiden 'Biz karı değil hanımız', 'Biz avrat değil hanımız' diye övünürlerdi; sonra onu da beğenmediler ve 'Biz hanım değil bayanız' diye övünmeye başladırlardı; şimdi de 'Bayan'ı da beğenmiyorlar, 'Biz bayan değil kadınız' diyorlar. Belli ki kadın sözcüğünün de anlamını öğrendiklerinde 'Biz kadın değiliz' demeye başlayacaklardır. Yani belli ki 'Kadın deniz gibidir' diye boşa, boşuna dememişler. Demek ki erkek de gemi gibidir. Yani gemi hiç değilse parçalanıncaya kadar hep aynı, kararlı durumda, olduğu gibi kalır. Yani bir de herşeyin, her işin, her ülkenin başına kadınları geçirmeye çalışıyorlar. Belli ki gemi değil deniz olmak istiyorlar yani güven değil güvensizlik, kararsızlık. Belki cehalete ve nefse en hoş gelen budur, böyle birşeydir. Yani bakın kadın modası da sürekli, neredeyse aylık, haftalık, günlük değişiyor. Yani gerçekte bayan amirler altında çalışmak istememek vicdani red hakkı olmalıdır. Bakın ortalıkta cinsel sunumlu, cinsel tahrikli giyimli bayanlar ya da kadınlar baylar açısından adeta 'Ruh tecavüzü, beyin tecavüzü, beyin tacizi' yapıyorlar. Peki bu neden yasak, suç değil? Demokrasi, laiklik ve hukuk için beyin, ruh önemli organlar değiller mi acaba? Evet şimdi de tutturmuş 'Biz bayan değil kadınız' diye. Öyle ki 18 yaşını doldurmuş her insan dişisine kadın demeye başladılar. Bilindiği kadarıyla kadın demek evlenmiş yani cinsel ilişkiye başlamış insan dişisi demek. Yani düşünün henüz hiç evlenmemiş, henüz 18-19 yaşındaki kıza 'Kadın' diyorlar. Yani bu o kızlar için övgü değil hakarettir bence yani sorarlar insana 'Acaba evlilik dışı ilişkisi mi var, acaba evlilik dışı çocuk mu doğurdu?' diye. Yani felsefe bilmeyen dili bilmez, dili bilmeyen kendini bilmez ve kafasına göre, hazzına göre, çıkarlarına göre, nefsine göre takılır. Ben bayan sözcüğünün 'Bay'dan geldiğini ve 'Baya göre' anlamı taşıdığını düşündüm hep. Yani bayan demek bence 'Artık baylarca talep edilebilir' yani evlenilebilir yani cinsel ilişkiye girilebilir demek, temel olarak. Yani bayan sözcüğü baya, baylara göre yapılmış bir tanım ancak cinsel olgunluk anlamında da bayanların kendileri için de, bayanlardan doğan bir anlam da. Neymiş, bayan değil kadın imişler imiş. Kadın ne? Kadın sözcüğünün de 'Kadı' sözcüğünden geldiğini düşündüm hep. Türk dil kurumu'na göre kadı 'Büyük fıçı' ve 'Yenge' anlamına geliyormuş. Kadın görünümünün özellikle kırsal kesimde fıçı görünümüne çok benzediği düşünülürse bu hem bir tanım hem de bir aşağılama olabilir çünkü benzetme(teşbih) sanatı diye de birşey yani edebilik var. Yenge anlamı da her bayana bir iltifat anlamındadır ve 'Sahiplenilmiş, sahibi var, bir erkeği yani bayı var' anlamındadır. Türk dil kurumu sözcüğü ise 'Kadın' sözcüğünün mecazi anlamlarından birinin de 'Hizmetçi' demek olduğunu yazmış. Yani kadın demek hizmetçi demek de. Ancak hizmetçilik ya da hizmetlilik kötü, yanlış birşeyse iş olarak hizmetçilik neden var, ve neden hizmetçiliğe iş olarak koşuluyor? Ancak Türk dil kurumu göre hizmet sözcüğü 'Bakım, özen, ihtimam' demek de olduğuna göre gerçekte hizmetçi sözcüğü bayana da oldukça uygun bir sözcük. Ancak bu sözlüğe göre gördüğüm kadarıyla kadın sözcüğü de bayan sözcüğü de Türkçe. Ve tuhaf ki bu sözlük 'Bayan'a 'Eski dilde' demiş. Bence eski dilde olan 'Bayan' değil 'Kadın'dır. Erkeğe erkek deyip dişiye kadın demek herşeyden önce felsefel, bilimsel açıdan bir mantık yanlışıdır çünkü peynir ile ağaç ortaklanma kıyaslanıyor gibi birşeydir çünkü erkeklik cinsiyettir ancak kadınlık diye bir cinsiyet yoktur. Yani bu durumda erkeğe de erkek yerine adam denilmesi gerekir ancak 18-19 yaşındaki kızlara bile kadın deniliyorsa 18-19 yaşındaki erkeklere de adam denilmesi biraz tuhaf kaçacaktır. Yani bakın Batıda kont-kontes, baron-barones, kıral(kral)-kıraliçe, imparator-imparatoriçe gibi erkekten türetilmiş şeyler övgü sayılıyor da bize gelince neden utanç oluyor? Sonra hem baysallığa karşı çıkıp hem de 'Güzellik kıraliçesi'leri seçmek ve seçilmek istemek de nedir? Kıraliçe sözcüğü de kıraldan geliyor da. Latincenin en önemli özelliği çok ayrıntıcı olmasıdır ki bu yüzden bilime de en uygun dil olmuştur örneğin Latince kaş için 'Başın önünde' demez, 'Başın önünün sağ üst yanının altında' ya da 'Başın önünün sol üst yanının altında' der. Yani dilde basite kaçmak hiç, asla doğru değildir; günlük hayata kolaylıklar getirebilir ancak felsefeden, bilimsellikten, karmaşık zekadan ve edebiyattan da uzaklaştırır, soğutur. Sonra da 'Batı önde biz arkada olarak gitme' durumları oluşur. Ben bu işe artık bir son vermek istiyorum. Ve bayan, bayan, kadın sözcükleri yerine; bay için 'Yetişkin insan erkeği' anlamında olarak 'Yeiner', bayan için de 'Yetişkin insan dişisi anlamında olarak 'Yeindi' denilmesini öneriyorum. Önceleri biraz zor olur ancak örneğin Japonların ve Çinlilerin isimlerini düşününce zamanla alışılır diyorum. Önemli olan felsefel, bilimsel, mantıklı, gerçekçi olmak. Şeyler cehalete ve nefse göre değil bilime göre belirlenmeli. Evet görünen ki yetişkin insan dişisi herşey olmak isteyen ancak hiçbirşey olamayan ve hem baya göre tanımlanmak istemeyen hem de yapabildiği tek şey yetişkin insan erkeğine özenmek, heves etmek, yetişkin insan erkeğine göre var olmak olan gibi bir durumda olan tuhaf bir durumda gibi. Necdet Gürçiftçi İnternette yayınlandığı zaman: 9.12.17/05.00
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Pirinctanesi
  • Mefail
  • turgaykurtulus
  • Celal
  • umsena
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir