Şiir Defteri / Sizin Köşeniz / Türkiye'de yılda en az 4 bin ton aşure çöpe gidiyor savım

Yazardan en yeniler

Aşureyi çocukluğumda, gençliğimde çok severdim ancak yıllar ilerledikçe aşure ile Kerbela katliamı yan yana gelmeye başladı gözlerimde, yiyemedim. Aşure ayında aşure yemiyorum artık; verseler de almıyorum. Ancak biraz geçmişe özleme yenilip biraz aşure yemek istersem, aşure ayı dışında, bir marketten ya da pastahaneden küçük bir kase hazır aşure alıp yiyorum. Bana ne kardeşim Nuh'un gemisi'nden kalmaymış; Kerbela ayı'na denk geliyor ya, sen ona bak. Çöpe giden, çöpe atılan, çöpe dökülen aşureler gördüm. Gerekçesi için de yok 'Fıstık' yokmuş, yok 'Kuru fasulye' yokmuş, yok 'Şeker'i azmış, yok 'Portakal kabuğu' yokmuş. Bir söz vardır bizde: 'Taşın kökünü ye'. Ulan hem Kerbela ayı'nda aşure yiyorsun hem de beğenmiyorsun; bu nasıl din iman, bu nasıl vicdan, bu nasıl insanlık? Sonra da utanmadan, vicdanın sızlamadan çöpe atıyorsun. Aşure ayı sonrası gittiğim yerlerde bazan 'Şöyle olmuştur artık, böyle olmuştur' diye buzdolabılarında(buzdolaplarında) kalan aşureleri çöpe atmak isteyenler oluyordu, ben de israf olmasın, çöpe gitmesin diye yiyordum ancak sonra anladım ki meğer aşure ayında yemiyorum diye, aşure ayı geçtikten sonra yiyeyim diye, aşure ayı sonrasına saklıyorlarmış onları kurnazlar; artık onları da yemiyorum; ne yapayım yani, çöpe giderlerse gitsinler, önemli olan ilkelerdir. Ayıp denilen birşey vardı, Atatürk düşmanlığı icat olunalı o da yok oldu. Dün bir hesaplama yapdım(yaptım); her ailenin, herkesin aşure pişirmediğini ancak aşure pirşirenlerin hemen hemen herkese aşure verdiğini düşünüp aile başı yalnızca bir kase yani 250 gıram(gram) olarak yani her aileden çöpe yalnızca bir kase atıldığını varsayıp, ve yuvarlak olsun diye 80 milyon kişi üzerinden ve her aile 4 kişi üzerinden; sonuç 20 milyon aile yapar ki Tüik verisiyle de hemen hemen eşitleşiyor, Tüik de yaklaşık aynı sonuça ulaşmış, o saydı ulaştı, ben masa başında hesapla ulaştım yani masrafsız; sonuç: 5 bin ton. Ben daha da insaflı davranıp 'En az 4 bin ton' dedim. Verilen aşureleri kilo kilo çöpe atanlar var, 'Çocuklar beğenmedi', 'Eşim beğenmedi', 'Beğenmedim', 'Düşmanım yapmış yiyemedim' diye. Çöpe atmak yerine kedisine, köpeğine, kümes hayvanlarına, kırmızı et hayvanlarına yedirenler de var. Türkiye'de yılda çöpe atılan, israf edilen ekmek miktarı 450 ton buğdaya eşitmiş. Aşurenin içinde buğday da var, kuru fasülye de var, kuru nohut da var, şeker de var, fıstık da var, fındık da var, kuru üzüm de var, kuru badem de var yani ne ararsan var. Yani acaba 'Tatlıya gelmesin de ekmeğe gelsin' mantığı, ruhu mu var? Ayrıca üstelik Kerbela katliamı ayında zevk yapmak da nedir? Zevk ve israf. Yanyanalar, birlikteler, kardeşler. Demesi benden. Matematiği insancıl bulmadığım için; mekanik, nicel, insansallıkdışı, kaba bulduğum için pek sevmem ancak sanırım bir matematik yanlışım yok bu hesapta. Arab çöllerinde din amaçlı kurban etileri(etleri) israf olur; Türkiye'de din amaçlı aşureler ve sonra da din iman he? Müsrif olmaktansa dinsiz olmayı yeğlerim. Necdet Gürçiftçi İnternette yayınlandığı zaman: 10.1.15/12.57

Türkiye'de yılda en az 4 bin ton aşure çöpe gidiyor savım

Yazardan en yeniler

En Çok Okunanlar

Yeni Üyeler