Şiir Defteri / Sizin Köşeniz / NERUDASAL SAÇMALIK (DENEME)

Yazardan en yeniler

Pablo Neruda'yı bilirim; üniversite yıllarımda ben de severlerinden biriydim ve bugün de severim ve değer veririm. Ancak hep dediğim gibi ülkemizin ya da toplumumuzun en büyük ve en tehlikeli sorunu 'Yabancı hayranlığı'dır. Öyle ki bu hayranlık bazan 'Yabancı dalkavukluğu'na kadar da gidebiliyor. Bu yozluğu yok edebilmek için bazan baştaçı edilen yabancılara, yabancı kültüre karşı tepki gösteriyorum, bazan da aşağılama gösteriyorum. Bunun nedeni milliyetçi, şoven, faşist birşey değil; yabancı hayranlığını aşağılayıp bu ülkeyi, bu toplumu ilim üzerine ve kendisi üzerine kurmak istiyorum yoksa asla kurtulamaz. Orada burada görüyoruz hep; özellikle Batılı yazarlardan, şairlerden, felsefecilerden alıntılar, sözler, bir haltmış gibi. Taklitçilik ancak beyinsel beceriksizliğin işidir. Taklit etmenizi değil yaratmanızı istiyorum ben. Hayran olmanızı değil hayran olunmanızı istiyorum ben. Kuşkusuz ki felsefel, bilimsel, ahlaksal açılardan. Pablo Neruda bir şairdir ve şair demek eğer felsefeye kendini adamamışsa bir felsefeci, düşünür, alim, bilge demek değildir, yalnızca bir şair demektir ve bu durum da onun sözlerinde yanlışlık olması olasılığını çoğaltır. 'Aman bunu yabancı söylemiş, hemen sarılayım' ruhunu bırakın. Ne demiş Pablo Neruda? 'Ağır ağır ölür yolculuğa çıkmayanlar, okumayanlar, müzik dinlemeyenler, gönlünde incelik barındırmayanlar'. Edebi bir yaklaşım ancak felsefel, bilimsel değil; bu yüzden de yanlış bir genelleme ve yanlış bir öğüt. Öncelikle bu anlamda ölmek ancak felsefel olmamakla olur yani felsefe bilmeyen insan zaten ya hiç doğmamış ya da çoktan ölmüş demektir, yaşamakta olsa da. Yolculuk yani gezmek; kitap okumayı, felsefeyi, bilimselliği pek ya da hiç sevmeyenlerin ya da nefse esirlerin çok sevdiği birşeydir. Çünkü en azından kitap okumak oturmayı gerektirir. İlim oturmak ister, gezmek değil. Okumayanlar, demiş. Bu doğru ancak bir de ne okunduğu önemli. Felsefel, bilimsel, dinsel kitaplar okunmuyorsa; Best seller türü kitaplar okunuyorsa, felsefe ile ilgisiz insanların kitapları okunuyorsa insana insanlık açısından bir yarar getirmeyeceklerdir. Müzik. müzik var, müzik var. Yani öyle bir genel konuşuyor ki bu durumda örneğin Madonna, Lady Gaga dinlemek bile övülmekte oluyor. Gönülde incelik'. Bu da genel bir durum çünkü çapkınlar da gönüllerinde oldukça iyi ve çok incelik barındırırlar. Yani adam şair, bir şiir yazmış, bunu bu anlamda anlamak gerekir yani hayatın her alanına, insanlığa genellememek gerekir yani edebiyatı edebiyat içinde bırakmak gerekir örneğin aşıklar alık olduklarına 'Senin için ölürüm' derler ancak bu insanlığa, herkese öğütlenemez, genellenemez, buyurulamaz çünkü yanlış birşeydir. Yani herşeyden önce alanları anlamak ve ayırmak gerekir. Ne ölenler vardır ki bu anlamda; gezen, okuyan, müzik dinleyen, gönlünde incelik olan, haddi hesabı yoktur. Yani işin kısası, özeti: Felsefe öğrenmiyorsan, felsefe bilmiyorsan, felsefe okumuyorsan, felsefeye sırt dönmüşsen, ne yapsan zaten ölüsün demektir. Hep diyorum: Hep Batı kılasikleri(klasikleri) okuyacağınıza biraz da örneğin Kemalettin Tuğcu okusanız hem sizin için hem ülkeniz için hem insanlık için daha iyi, daha yararlı, daha üstün olur. Yani yazıma 'Nerudasal saçmalık' adını koydum; eğer Neruda o sözlerini insanlığa felsefe olarak buyurmuşsa o bir saçmalık yapmış demektir, yok eğer o yalnızca edebiyat yapmış da başkaları onun bu sözlerini insanlığa felsefe, buyuruk olarak sunuyorsa, onlar saçmalık yapıyor demektir, anlamında. Çünkü her yabancı sözü doğru, iyi sanıp yabancı sözleri alıp saçmalamaya meraklı çok insanımız var da. Altına da yazmış 'İletişim hayattır' diye, sanki düşünür, alim, bilge olmuş gibi. Oysa hayat olan ilimdir öyle ki Atatürk de 'Hayatta en doğru yol gösterici ilimdir' demiş, hadis de 'Din ilimdir, ilim yoksa din de olmaz' demiş. Sanki peygamberler zamanında iletişim vardı ancak bugün bunca iletişime karşın doğru bir hayatın var olduğu asla söylenemez. Ağızı olan konuşuyor, kılavyesi(klavyesi) olan yazıyor işte. Herşey nefs ve reklam(tanıtım) olmuş, ilim hak getire. İlimin olmadığı yerde herkes alim olmuş. Necdet Gürçiftçi İnternette yayınlandığı zaman: 27.8.16/07.47

NERUDASAL SAÇMALIK (DENEME)

Yazardan en yeniler

En Çok Okunanlar

Yeni Üyeler