Şiir Defteri

MÜSLÜMANLIK YA DA DİNLİLİK ŞİZOFRENİSİ (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
06.08.2017 / 03:18
975 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Din 1400 yıl önce İslamiyet dinderinin(peygamberinin) dini tanımlayan 'Din bilimdir, bilimin olmadığı yerde dinde olmaz' diyen Din hadisileri ile gerçek, doğru, olması gereken anlamına, özüne, içeriğine kavuşmuştur; eğer İslamiyet'in dinderi dini bilim olarak tanımlamasaydı gerçek ki din bugün savaşılması, yok edilmesi, insanlığa düşman ilan edilmesi zorunlu birşey olurdu çünkü bilimdışı birşey olurdu. Yani gerçekte savunulması, olması gereken birşey yapan İslamiyet'in dinderinin 'Din bilimdir' sözüdür. Ve bilim olan birşeye insanlık karşı çıkamaz. Yani 1400 yıldır din afyon değil bilimdir; komünistler, dinsizler de bunu böyle bilsin ve 'Din halkın afyonudur' diyen Marx da kendi derdine, cehaletine yansın. Ancak ne yazık ve acı ki dinin bilim olduğunu özelde Müslümanlar da, genelde dinliler de bilmiyorlar, yalnızca dinsizler değil. Benim görevlerimden biri de dinin 1400 yıldır artık bir bilimdışılık değil bilim olduğunu dinlilere de dinsizlere de anlatmaktır, öğretmektir çünkü din bilim olduğu için dinsiz bir dünya eksik, geri, yanlış bir dünya olur. Din hadisileri(hadisleri) der ki 'Din bilimdir' ancak kaç Müslüman, kaç dinli bilimsel? Mahallenizi, sokağınızı, camileri dolaşın bakalım; kaç bilimsel Müslüman bulabileceksiniz? Bilimsel olmak için kitap okumak gerekir; mahallenizi, sokağınızı, camileri bir dolaşın bakalım, kaç Müslüman bilim kitapları okuyor ya da kitap okuyor ya da bilime meraklı? Sonra Din hadisileri der ki 'Din utanmaktır, ahlaktır, edebtir; utanmak, ahlak, edeb olmayan yerde din de olmaz'. Peki öyleyse hem Müslüman, dinli olduklarını söyleyip hem de ortalıkta bikini yani sütyen-külotla, mini etekle, mini şortla, açıksaçık giyeceklerle, daracık giysilerle dolaşanlar ne? Peki hem zina ya da fuhuş yapıp hem de Müslüman, dinli olduklarını söyleyenler ne? Laf başı geldi mi Türkiye'nin Müslüman, dinli bir ülke olduğu söylenir; peki bu ülkede genelevler ne, bu ülkede zina neden suç değil, bu ülkede neden sıtriptiz(striptiz) kulüpleri, pavyonlar, bikinili yani sütyenli-külotlu pılajlar(plajlar) ve havuzlar var? Peki bu ülkede neden televizyon kanalları magazin adı altında ve bir de övgülerle anlatılan, övgülerle sunulan bikinili dolu? Peki bu ülkede Ramazan ayı'nda oruç tutmayanlara, sigara içenlere tepki gösterimi varken, Atatürk heykellerine saldırı varken neden televizyonları dolduran bikinili yayınlarına hiç tepki yok? Neden bu ülkede hiç televizyonlardaki çıplaklığa hiç tepki yok? Neden bu ülkede hiç 'Çıplaklığa hayır' yasal yürüyüşleri, yasal gösterileri yapılmıyor? Neden bu ülkede 'İdam isteriz' diye bağıranlar bir de 'Çıplaklığa, zinaya, genelevlere hayır' demiyorlar? Neden bu ülkede sigara yasaklanırken devlet kurumlarında bile daracık, açıksaçık, cinsel sunumlu, cinsel tahrikli giyimli memureler var? Din 1400 yıldır bilim ve utanmaktır yani bilim ve utanmak olmayan yerde din de olmaz ancak görüyoruz ki ortalıkta ne bilim var ne utanmak ancak tuhaf ki Müslümanlık, dinlilik var. Bilinmiyor mu ki cehalet ve çıplaklık ile Müslümanlık, dinlilik birlikte, yanyana olmaz? Yani Din hadisileri'ne uyan yok ancak ortalık Müslüman, dinli dolu; demek ki hayali bir Müslümanlık, dinlilik var. Kendilerine yalancı denilen siyasetçiler bile Müslüman, dinlilik taslıyorlar; yahu yalancılık ile Müslümanlık, dinlilik hiç yanyana gelir mi? Siyasetçi sabah başka konuşuyor, akşam başka ve kendisini Müslüman, dinli olarak tanımlıyor, gösteriyor; yahu Müslümanın, dinlinin içi dışı, özü sözü bir olur! Gerçek ki hem Din hadisileri'nden uzak olup hem de Müslüman, dinli olduğunu söylemek; hem ortalıkta sütyen-külot dolaşıp hem Müslüman, dinli olduğunu söylemek; hem fuhuş, zina yapıp Müslüman, dinli olduğunu söylemek; hem genelevleri kapatmayıp zinayı yasaklamayıp Müslüman, dinli olduğunu söylemek; sigaraya, içkiye, oruç tutmamaya tepki gösterip çıplaklığa ses çıkarmamak ancak ve yalnızca kendini Müslüman ya da dinli sanmak şizofrenisi olarak tanımlanabilir bilimsel ve dinsel açılardan. Yani düşünün ki televizyona dekolte giysilerle, cinsel sunumlu giysilerle çıkıp Müslümanlıktan, dinden söz edenler; kendilerinin Müslüman, dinli olduğunu söyleyenler var. Din hadisileri'nden uzaklık, sapmak Müslümanlığa, dine değil yanlışa, kötüye ve ısrar halinde de şizofreniye götürür ancak. Şunu iyi öğrenin artık: Din bilim ve utanmaktır, bilimselliğin ve utanmanın olmadığı yerde din olmaz; ve nefsin, cehaletin, çıplaklığın olduğu yerde din de olmaz. Televizyonlar et pazarına döndü tıs yok. Din hadisileri yoksa din de yoktur. Din öyle 'Herşey serbest, her yol serbest, istediğini yap' merkezi değil. Dinin yasaları, kuralları, ilkeleri, özü var tıpkı fizik, kimya, tıp bilimleri gibi. Görülen ki dünyada Din hadisileri dışında ve Din hadisileri'ne aykırı hayali, düşsel, keyifsel, şizofrenik bir din ve dinlilik yaratılmaktadır. Yani düşünün ki fahişenin boyununda, bikinilinin boyununda, porno oyuncusunun boyununda, mafyanın boyununda haç kolye var. Yazıklar olsun. Anlayın artık: Bilimsel ve ahlaklı olmayanın dini de yoktur. Geçin artık bu hem dine aykırı yaşayıp hem de dinlilik masallarını; bunu din yemez, yemiyor, ancak kendinizi avutuyorsunuz, ancak kendinizi kandırıyorsunuz. Din dinlilik, dinli olmak, bir ilaha tapmak, bir ilaha inanmak değil Din hadisileri'dir, bilimdir. Dinde Zeus'lar dönemi geçti, bitti artık; dinde bilim dönemi başladı 1400 yıl önce. Kapalı bir dinsiz, çıplak bir dinliden; alim bir dinsiz, cahil bir dinliden; nefssiz bir dinsiz, nefsçi bir dinliden üstündür, din açısından. Ve bugün din denilenlerin hiçbiri din değildir çünkü hiçbiri bilimsel değildir. Din artık tapınaklarda değil bilimden öğrenilecek. Din hadisileri dinin ve dinlinin nasıl olması gerektiğini açıklıyor, tanımlıyor, öğretiyor. Hem ortalıkta iç çamaşırı ile, bikini ile, mayo ile, mini etekle, dekolte ile, daracık yani cinsel sunumlu, cinsel tahrikli gezip hem de Müslümanlık, dinlilik taslamak Müslümanlık, dinlilik değil yalnızca Müslümanlık şizofrenisi, dinlilik şizofrenisidir. İslamiyet, din utanmakla başlar, bilimle yükselir ve ahlakla taçlanır çünkü ahlak mantığın, akılın, zekanın, bilimin, utanmanın en yüksek aşamasıdır, zirvesidir yani ahlak olmayan yerde doğru bilim de doğru din de doğru vatan da doğru ülke de, doğru devlet de doğru millet de doğru medenilik de olmaz. Cehalet, çıplaklık, nefs, siyaset, zulüm, adaletsizlik, yalancılık, güvenilmezlik, ikiyüzlülük, ahlaksızlık, utanmazlık, mantıksızlık, kitap okumamak, bilimsel olmamak, bilimle ilgilenmemek olan yerlerde din olmaz. İşte bu yüzden ki İslam dünyası bugün bilim ve insanlık merkezi ve zirvesi olmak yerine cehalet, nefs, gerilik, adaletsizlik, vicdansızlık, hukuksuzluk, savaş, terör, insanlığa kötü örneklik merkezi. Yolu bilimsellik olmayan zulümle, yolu ahlak olmayan da ancak rezillikle taçlanır. İslam dünyasının gerçek düşmanı gerçekte Batı değil; Din hadisileri'ne sırtını dönmüş kendisi. Gerçek İslam dünyası, gerçek din dünyası sultanlarla, şahlarla, emirlerle, şeyhlerle, diktatörlerle, zalimlerle, zulümle, hanedanlıklarla, soylarla soplarla, siyasetçilerle, şirketlerle, tüccarlarla, zenginlerle, patronlarla değil bilimle, ahlakla ve alimlerle yönetilir. Hem çıplakları eleştirmek yerine alkışlamak hem de Müslümanlık, dinlilik taslamak nedir yahu? Necdet Gürçiftçi İnternette yayınlandığı zaman: 5.8.17/11.02
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Pirinctanesi
  • Mefail
  • turgaykurtulus
  • Celal
  • umsena

Bağlı Üyeler

  • 01usta18:49
  • GÖKKUŞAĞI18:44
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir