Şiir Defteri / Sizin Köşeniz / DEMET AKALIN'IN 1 MİLYON TL'SİNİ VERMEK İSTEMEZDİM (DENEME)

Yazardan en yeniler

Demet Akalın isimli; felsefe, bilim ve dini tanımlayan Din hadisileri'ne dayalı dine göre sözde sanatçı Demet Akalın 5 milyon dolara(18 milyon Tl'ye) bir villa satın almış. Oturmakta olduğu konuttan bu villasına taşınmış. Eski konutunda tadilat yapan işçiler konutta bir dolabın içinde bir torba bulmuşlar ve konutta Demet Akalın'ın oturmuş olduğunu bilmediklerinden 'İçinde önemsiz, ıvırzıvır şeyler' vardır diye çöpe atmak istemişler ancak işçilerden biri torbanın içine bakınca torbanın içinin kağıt para dolu olduğunu görmüş; poşetin içinde 1 milyon Tl varmış. Ve tadilatın sorumlusu kişi Demet Akalın'a durumu ve gelip parayı almasını bildirmiş ve Demet Akalın da gidip parayı almış ancak parayı ona veren işçilere bir ödül bile vermemiş çünkü işçiler şöyle demiş medyadaki habere göre: 'İnsanlık görevimizi yaptık. Demet Hanım'dan küçük de olsa bir jest bekledik ama olmadı'. İnternette tarama yaptım ve ödül konusunda bir haber bulamadım. 1 milyon Tl bulunup sahibesine veriliyor ancak sahibe bulanlara bir ödül bile vermiyor; ya Demet Akalın cimri ya da onun için 1 milyon Tl önemsiz, değersiz bir miktar. Demet Akalın Babalar günü için söyleşisinde şöyle demiş: 'Durun şimdi, bana masraf çıkarmayın. Kocam Anneler Günü'nde bana sadece pasta almıştı.Tabii bu işin gırgırı, biz de normal aileler gibi borca girdik. Elimizi sıkı tutmamız lazım. Yazın haftada üç gün çalışacağım. Para lazım. Çalışmaktan şikayet etmeyin. Çalışmak şeref ve namustur.'. Anlaşılan ki ortada bir cimrilik durumu var ailede. Öte yandan lafa bakar mısınız; çok para lazım diye haftada artık 3 gün çalışacakmış; yahu işçiler haftada neredeyse 6 gün çalışıyorlar da yine de kıt kanaat geçiniyorlar yani 'hanımefendi' için haftada 3 gün çalışmak oldukça yorucu, zor, ağır birşey olmalı, vay ki haftada neredeyse 6 gün ve yılda 365 gün çalışan işçilerin hallerine. 'Çalışmaktan şikayet etmeyin, çalışmak şeref ve namustur' diyor; yahu senin gibi, daha ellisine gelmeden çok milyonlu milyoner olunacak olunsa çalışmaktan kimse şikayet etmez zaten. Bir de 'Çalışmak namustur' demiş; namusun neresi işçiyi düşük asgari ücerete çalıştırmaktır, sormak gerekir. Öte yandan dini tanımlayan Din hadisileri'ne göre dine göre dine aykırı, dine göre ahlakdışı kılipleri(klipleri), medyada dine aykırı örneğin bikinili(sütyen-külotlu) fotoğrafları olan Demet Akalın 'Namus, ahlak, edeb' gibi kavramlar konusunda belli ki din gibi, dini tanımlayan Din hadisileri gibi düşünmüyor. Demet Akalın işçiler gibi haftada 6 gün ve günde en az 8 saat çalışsın ve karşılığında da asgari ücret alsın da çalışmaktan şikayet etmesin. Yeni 'single'ı konusunda ise şöyle demiş şaka olarak: 'Bizim bütün havamız Tarkan'ın albümü çıkana kadar. İnşallah CD fabrikasında yangın çıkar da albüm ertelenir.'. Yani birisinin fabrikasında, işyerinde yangın çıkmasını şaka olarak dilemek bile normal bir durum değildir; hele ki bir sanatçı tarafından, yani onu dinleyenlerin, sevenlerin halleri nasıl acaba yani sanatçısı böyle şaka yapıyorsa ülkenin ve sevenlerinin hali nasıldır acaba? Demet Akalın'ın 1 milyon Tl'sinin işçilerce bulunup Demet Akalın'a geri verilmesi konusunda ünlü bir televizyon kanalının muhabiri sokağa çıkmış ve kişilere şunu soruyordu: '1 milyon Tl bulsanız ne yapardınız?'. Kuşkusuz ki yasaya göre yapılması gereken şey onu karakola götürmek yani hukuka teslim etmek. Ancak böyle bir hukuk, yasa olmasaydı ya da vermemek yasal hakkım olsaydı ben o 1 milyon Tl'yi Demet Akalın'a vermek istemezdim. Neden? Ben o parayı bulsaydım; tek kuruşuna bile dokunmadan gider sokaklardaki kimsesizler için bir arazi satın alır, üzerine yatılı çiftlik, işlikler ve ziraat, tarım alanları kurardım, hem mutlu, sağlıklı, güvenli yaşamalarını hem üretmelerini sağlardım; onların insanca yaşamalarını sağlardım ve böylece belki bin kişi mutlu olurdu ve hayır duası ederdi. Ancak parayı Demet Akalın'a verseydim yalnızca o yani bir kişi mutlu olacaktı ve üstelik de milyonları olan, 1 milyonu bile unutacak kadar önemsemezlik içinde görünen ve 1 milyon Tl'yi belki 3 günde kazanacak bir kişi. 'Çalışmak şeref ve namustur' diyen Demet Akalın'a sormak gerekir: 1 milyon Tl ile yalnızca kendisinin mi yoksa belki en az bin kimsesizin, yoksulun, çaresizin, zavallı durumdaki kimsenin mutlu olması mı daha şeref, daha namus? Benim hayatta iki amacım vardı: Sokaklardaki kimsesizler için bir çiftlik kurmak ve kitaplarımı yayınlamak ve yeni yazarlar yetiştirmek için bir yayınevi kurmak. Ve bu amacım için bundan 15-20 yıl kadar önce elimdeki avucumdaki tüm paramı yitirdim çünkü elimde bu amaca yetmeyecek kadar çok az bir para vardı ve parayı çoğaltmak için borsaya girmiştim ve tüm param batmıştı. Yeterli param olsa yine kimsesizler için çiftlik açardım; güvenlik görevlileri, doktorlar, öğretmenler, hizmetliler istihdam ederdim, evlenebilecek durumda olanların evlenmelerini sağlardım ki bu amaç için hazırladığım bir Tv yarışmasını internette yazdığım bir bılog(blog) ile satışa çıkarmıştım ancak ilgilenen olmadı. Yani eğer hukuk uygun olsaydı ben o parayı bulsaydım Demet Akalın'a vermezdim; milyoner bir kişiyi, 1 milyon Tl'yi belki 3 gecede kazanacak olan; paraya para demeyen birini mutlu etmek yerine sokaklardaki kimsesiz, çaresiz, zavallı binlerce insanı mutlu etmek isterdim. Evet Demet Akalın 1 milyon Tl'yi belki 3 gecede kazanacaktı ancak sokaklardaki yaşlı, çocuk, beden özürlü, beyin özürlü, hasta, sağlıksız binlerce kimsesiz, çaresiz insan asla kazanamayacak. Onların da en azından yatacak yer, günde yiyecek 3 kap yemek, güvenli ve sağlık olanaklı olarak insanca yaşamak hakları değil mi? Gerçek, doğru sanat ve sanatçılık da bu yönde var olmak değil mi? Ancak hukuk, kanun 'Ver' diyor; zorunlu olarak, gönülsüz olarak vereceğiz. Necdet Gürçiftçi İnternette yayınlandığı zaman: 13.11.17/07.11
Düzenleme: 13.11.2017 / 07:18

DEMET AKALIN'IN 1 MİLYON TL'SİNİ VERMEK İSTEMEZDİM (DENEME)

Yazardan en yeniler

En Çok Okunanlar

Yeni Üyeler