bir gün karanlık susuşta kalan
bir yüzleşmeyle eriyecek onca söz nca hikaye
dal budak vermek varken durduğumuz yerde eriyip gidecek mi öyle k
kesiştiğimiz yerde
hangi sorgu getirecek
her gün daha hızlı yaşlanan
ayrı hayatlarda yaşadığımız odalarımıza hapsttiğimiz
geçmişi eksik çayın kahven yürüyüşün
akşam evden işe dönüşün
geç kalışların
gazeteye dalışların
gitarı haşat edişin
beni sinirden
seni yerinden telaşım yüzümden
keşmekeşe dönen işleri kim toparlayacak
dağılan beni
herbir acı sözünde
sonra hiçbiri olmayan tüm ihtimallerri
gride bıraktık
ve koy hayatımızın üstüne
kesişme ihtimallerini bir gün bir yerde
sayısız kavgalarımızın üstüne
sevişme ihtimallerinden
fazla acı veren bir şey daha var
ne sen sen sen oldun, ne de ben ben
başkalarıysa bizde hiç olmadı
tek bir şey kaldı bu yalnızlığı tamamlayan
çocuklarının
çocuklarımızın
neden bedel ödediğini gösteren
bir mazeret...