Şiir Defteri

BÖYLE SÖYLEDİ TÜRK BİLGESİ- 74

Yazan: Birturkbilgesi
19.11.2017 / 08:58
899 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Ne mutlu Nasrettin hoca'ya O, göle maya çalıyormuş Şimdikiler ise gölü çalıyorlar Nasrettin hoca mayayı çalmamış Şimdikiler mayayı da çalıyor, Özel sektör ya da kapitalizım(kapitalizm) ya da sömürü düzenleri Yalnızca cehalet ve nefs üzerine değil ahlaksızlık, onursuzluk, gurursuzluk, Üzerine de kuruludur Çünkü çalıştırılan insanlar çalıştıran insanlar kadar ya da gibi Zenginleşmiyorlarsa o iş düzeninde ahlaksızlık, onursuzluk, gurursuzluk vardır Şöyle düşünün ki ülke ya da dünya çapında ve milyonları ya da milyarları olan bir şirket Ya da fabrika yalnızca şirketin ya da fabrikanın sahibi ya da ailesi çalışsın Başka hiçbir işçi çalışmasın da görelim bakalım Yine milyonları, milyarları olacak mı Gerçek ki zenginliği yaratan zenginler değil işçilerdir Ve bakıyoruz işçiler bir zenginin aylık çerez parası kadar bir paraya çalıştırılmaktalar Çalışma düzeni, ekonomisi ahlak üzerine kurulu olmayan bir ülkenin, devletin Kendisi de ahlaklı olmaz çünkü adalet adil olarak paylaşmaktan başlar Bakın bir tarafta aylık kazancı ancak bir beyaz eşya fiyatına eşit işçiler Bir yanda da aylık kazancı en az bir eve ya da bir apartmana eşit patronlar Yıllık kazancı milyonlar, milyarlar olan şirketler Kuşkusuz ki böyle bir düzen üzerine kurulu devlet de ülke de toplum da Ahlaklı olamaz İşte bu yüzden bu tür ülkeler ahlakdışılıklar ile de doludur Ve siyasetin temel görevi de bu düzenin sürmesini sağlamak Halkın akıllanmasını, bilinçlenmesini, uyanmasını, başkaldırmasını Adillik istemesini önlemektir Ve siyaset bunun için en başta din, vatan, düşman bahanelerini kullanır Akılı, mantığı yok edici duygu sömürüsü yapar Ey yılda milyonlar, milyarlar kazanan şirket Sende yalnızca patronun çalışsın da görelim bakalım Yine kazanabilecek misin milyonları, milyarları Sonra da ahlaktan, adaletten, demokrasiden, dinden söz edin öyle mi İnsanın iki ayak üzerine kalkması bilimsellik ve adalet için olmalı Cehalet ve adaletsizlik için değil İşçiler çalışsın üretsin sonra da 'Benim' de öyle mi Ve bu kazancın bir de paraya dönüştürüldüğü toplum var Yani ey işyeri sahibi örneğin Avm sahibi işyerini git ıssız bir dağa ya da ıssız bir çöle aç Ve yalnızca kendin çalış bakalım yine zengin olabilecek misin Gerçek ki 21. yüzyılda bile çağlardaki gibi yine adaletsizlik kazanmaktadır Ve adaletsizliğe ahlak denilemez İşte bu yüzden sonunda özel sektör ya da kapitalızım da önceli Sömürü düzenleri gibi insanlar akıllandıkça, bilinçlendikçe, mantıklılaştıkça Vicdanlılaştıkça mutlaka yıkılacaktır Ve siyasetin görevi bunu önlemektir Sonra da siyaseti çözüm olarak bilin Çözümü siyasetten bekleyin Ciğeri kediye emanet etmek gibi Dilencilerin zenginliğini görüp 'Madem bu kadar zenginsin neden dileniyorsun?' Diye soranlar Patronlara, patroniçelere de sorsanız ya 'Madem bu kadar çok zenginsin neden çalışıyorsun, neden sömürüyorsun hala Neden hala fabrikanı, şirketini çalışanlarına, halka, millete, vatana Terk etmiyorsun?' diye İşte siyasetin görevi bunun sorulmasını önlemektir Devletlerin görevi de bu konuda siyasete yardımcı olmaktır Hukukla, kanunlarla, polisle, orduyla Bunlar da yetmezse işte o zaman da Hitler Darbeler, askeri diktatörler ya da sivil diktatörler çağırılır işbaşına Konu yine hep aynıdır: Vatan, din, düşman Ve bu sömürüye, bu adaletsizliğe, bu ahlaksızlığa susmaları için Patronlardan, şirketlerden devletlere 'Vergi' adı altında devlete 'Sus' payı hep, Ortalıkta bikini, mayo, sütyen-külot, iç çamaşırı Cinsel sunumlu giyimli, cinsel tahrikli giyimli dolaşanın Utanması olmayanın özel hayatı mı olur Üstelik bir de bu kişi nasıl 'Özel hayatın dokunulmazlığı'nı savunabilir Özel hayat içince önce ahlak, edeb, utanmak gerekir, İmam nikahı ya da İslami nikah ile kolayca gelen bayan(kadın) Üç 'Boş ol' ile de kolayca gider Kuşkusuz ki dinde evlilik de bilimseldir, bilim üzerine dayalıdır Kuşkusuz ki bilimsel olmayan evlilikten yalnızca kişiler değil toplum Ve tüm insanlık da zarar görür Ancak cehalet ve nefs olan siyasetin umurunda olmaz bunlar, İnsanlık öyle yanlış, olumsuz, kötü, zararlı, akıldışı, ahlakdışı İnsanlıkdışı değişti ki dostluk değil düşmanlık arıyor Birşeylere düşman olmak istiyor artık Sağcısı da solcusu da, milliyetçisi de komünisti de Atatürkçüsü de, Osmanlıcısı da İktidarı da muhalefeti de Batıcısı da Doğucusu da Gericisi de ilericisi de Demokrasicisi de, diktacısı da Dinlisi de dinsizi de tarihin kendileri ile durduğunu Kendileri ile donduğunu Tarihin kendileri olduğunu Kendilerinin çözüm olduğunu sanıyorlar Din hadisileri'ni bilmeyen Cehalete ve nefse esir olmuş ne acı onlara Neyi öğrendiler, bildiler ki neyi sonlandırıyorlar Bilim olarak felsefeyi, bilimsellik olarak bilimi, din olarak Din hadisileri'ni Dil bilimi olarak Türkçeyi mi biliyorlar Bilselerdi dünya 21. yüzyılda bile insanlıkdışı, barbar, vahşi, ahlakdışı İnsanlıkdışı mı olurdu Kuşkusuz ki kendini bilmek bilmek değildir Kendini bilmek önder olmak demek değildir Kuru fasülye yemeğinin güzel olması Olması gereken mutluluk değildir Ne yazık ki onlar etli kuru fasülye yemeği yiyip Mutlu olan insanlar gibiler de bilmiyorlar Bilmeliler ki nefsin olduğu yerde felsefe de bilim de din de Çözüm de yoktur, Artık üniversite okumak onur, gurur değil Çünkü felsefe, bilimsellik, vatan, insanlık, demokrasi, ahlak üzerine kurulu değil Genelde cehalet ve nefs, özelde ise düzene yandaşlık Siyasi iktidara yandaşlık, akıldışılık, bilimdışılık, moda, çıplaklık ve seks üzerine kurulu Tıpkı din eğitiminin dini tanımlayan Din hadisileri üzerine değil Din hadisileri karşıtlığı, Arabçılık, Osmanlıcılık Ve siyasi iktidar yandaşlığı üzerine kurulu olması gibi Daha düne kadar Şiir İran dışında Şii olmayan tüm İslam ülkeleri Siyasetçiler ve patronlar, şirketler öyle istedi diye Abd yandaşı değil miydi Oysa sayın, saygın, dahi ve kahraman Atatürk Bağımsız, özgür, tarafsız, barışsever, adil bir ülke kurmuştu Ne yazık ki ortalık kendini Din hadisileri'nden Ve Atatürk'ten büyük sananlarla dolmuş Çünkü Batı öyle istemişti Kitap okumayan bir siyasetçi Bilimdışı şeylere inanan bir siyasetçi Atatürk'ten söz ediyorsa Bilin ki dili Atatürkçü olsa da ruhu Atatürkçü değildir Ve getireceği dünya da Atatürkçü olmayacaktır Çünkü cehalete ya da nefse yenilenler insanca olmak konusunda asla doğruyu bulamazlar Çünkü nefs suyun yolunu değiştiren bir kapak, anahtar gibidir Yani su doğru da olsa nefs varsa yolu değişir Ve ne olduğun kadar nereye gittiğin de önemlidir Adına bikini, mayo denilip sütyen-külot ortalıkta dolaşılan yerde Zaten herşeye nefs egemen olmuştur Ve nefs önce akılı, sonra ahlakı alır Ve yine ne tuhaf Hem Atatürk'ün rakısını kötüleyip Hem de bikinili, mayolu turistler gelsin de para kazansınlar diye Dua edenler Ve sonra da Atatürk'ten ya da dinden imandan söz edenler Bir yandan yaptırdıkları camilerle övünüp Bir yandan da bikinili, mayolu turistlerle övünenler Tarihin ağızı(ağzı) yok ki gülsün Devlet, millet olmak kolay da Doğru ve iyi devlet ve doğru ve iyi millet olmak zor Bilim ve din de bunu sağlamak için var zaten Ancak vatan haritası felsefeye, bilime, ahlaka Değil de sömürüye, adaletsizliğe, bikiniye, mayoya ve dövize çizilmişse Din de Din hadisileri'ne değil de Arabçılığa, Osmanlıcılığa ve siyasi iktidar yandaşlığına yazılmışsa Yapacak birşey yok Artık ya bir Mustafa Kemal beklemelisiniz ya bir peygamber(dinder) Bakın Batıya meydan okumuş Türkiye Araya Osmanlıcılar ve İslamcılar sokulup da nasıl da allem edildi kallem edildi Batının yörüngesine ve Nato'ya bile sokuldu Ey Mustafa Kemal ey Mavi gözlerin şimdi utançtan ve öfkeden kapkara olmuştur Evet sabah karadan doğar yani geceden Üstelik de karanın en derininden Yeter ki yol gösterici felsefe, bilim ve Din hadisileri'ne dayalı din olsun İşte ancak o zaman dünya ve insanlık insanca olur Ve sömürü de siyaset de, ahlaksızlık da adaletsizlik de, cehalet de nefs de gider Birleşsin artık ben, sen, o demeden Felsefede, bilimde, Din hadisileri'nde Eller, diller, sözler, istekler, beyinler, ruhlar, gönüller, ülkeler, devletler, milletler Ve felsefe, bilim, Din hadisileri ile değil de Siyasetle yönetilen heryere sonunda diktatörlük gelmek zorundadır. Necdet Gürçiftçi İnternette yayınlandığı zaman: 19.11.17/08.46
Düzenleme: 03.10.2022 / 04:57
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Pirinctanesi
  • Mefail
  • turgaykurtulus
  • Celal
  • umsena
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir