Şiir Defteri

BÖYLE SÖYLEDİ TÜRK BİLGESİ- 135

Yazan: Birturkbilgesi
09.04.2018 / 09:27
1274 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Cehalet, nefs, barbarlık, ilkellik, vahşilik içinde insanlar Gösterişli konutların, arabaların ve giysilerin içlerinde 'Sanat için herşeyi yaparım'a soyunmaktan başka bir de 'Siyasi iktidarlara uşaklık da yaparım' da ekliymiş meğer Sanatçı ol ancak sanata uşak olma Ancak ne siyasetçi ol ne siyasete uşak Gösterişli sanata dünyaya uşaklık da ekliymiş meğer Pornoya bile sanat dediklerine göre Sanata ahlaksızlık, onursuzluk bile ekliymiş meğer Anlaşılıyor ki sanatı sev ancak sanatçıyı sevme çağına geldik Anlaşılan herşey çökmekte, çökmek bile, 'Sus ya da öyle konuş ki karşındakiler susmadığından mutlu olsunlar' demişler Nedir bu, insanları erdem diye susturma hastalığı, takıntısı, saplantısı, önyargısı Barbarlığı, zorbalığı, ilkelliği, vahşiliği, bencilliği, sorumsuzluğu Onlar nedense hep ve yalnızca bedenin çalışmasını Yalnızca bedenin iş yapmasını istiyorlar köleler gibi Beyinin, ruhun, felsefenin, bilimin, Din hadisilerin, gerçeklerin, doğruların değil Onlara kalsa demek ki dinderleri(peygamberleri) dini inançlarını anlatmak yerine Ya susmalılar ya da puta tapıcıları onurlandırıcı sözler söylemeliymişler İnsan karşısındakileri mutlu etmek için ne susmalı ne de konuşmalı İnsan konuşma gücünü yalnızca felsefeden, bilimden Ve dini tanımlayan Din hadisileri'nden almalı Ve susmak zorunda olduğunda da susmak değil susturulmak olmalı Felsefe, bilim, Din hadisileri yolunda isen konuşturulmadığın yerde Ne boyununu(boynunu) ne de dilini bük otur, orayı hemen terk et İnsanın yalnızca ışığı değil gölgesi de felsefenin, bilimin, Din hadisileri'nin Onurun yolunda dimdik olmalı Felsefe, bilim, Din hadisileri yolunda isen sözlerini almayanlara Ayaklarının tozlarını bırak Boyuneğmişliğini(Boyun eğmişliğini) değil terkini, isyanını yaşat, Kendilerini insanlıktan, baylardan(erkeklerden), öteki bayanlardan Ve felsefeden, bilimden ve dinden ileri, üstün gören bazı bayanlar var ki Hem ortalıkta çıplak dolaşmak hem de tecavüze uğramamak istiyorlar gibi tutumları var Toplum felsefel, bilimsel ve Din hadisileri toplumu ise onlara dönüp bakan bile olmaz da Zaten öyle bir toplumda onlar gibileri de olamaz da Ancak hem cehalet hem parasızlık, fakirlik, işsizlik içinde olan toplumlarda Sokakta düşürülmüş bir koca kaşar paketi ya da içi dolu cüzdanı Düşürene geri vermek olasılığı ne ise öyle bir toplumda cinsel tahrikli Ya da açıksaçık giyinip ya da çıplak gezip Sonra da bayların ahlaklı edebli, medeni, insani davranmalarını istemek de O kadar akıl ve ruh sağlığı yoksunluğudur bence O bayanlar ne tuhaflar ki hem hertürlü cinsel tahriki, cinsel tacizi yapıp Hem de bayların etkilenmemelerini istiyorlar Siz açıktaki ciğere saldırmayan kendi gördünüz mü Ne tuhaf o bayanlar ki var olmayı felsefede, bilimde, Din hadisileri'nde arayacaklarına Cinselliklerinde, cinsiyetlerinde arıyorlar İnsan olmayı arayacaklarına bir cinsel tür ya da bir cinsel organ olmayı arıyorlar Bu kafa yapısının arkasında toplumları hem ahlakdışılığa itip Hem de yasaklanmak istemeyen moda ve tüccarları olabilir ancak Onlar diyorlar ki 'Felsefeyi, bilimi, ahlakı, dini biryana bırakın Ve bizim egemenliğimiz altına girin' Acaba gerçekten saç uzadıkça akıl ve ruh sağlığı kısalıyor mu Çıplaklık arttıkça ya da giyiniklik azaldıkça kısaldığı ortada Oysa baylar çıplak gezseler 'Sapık var!' diye bağırırlar Baylarda sapıklık olan keyfi, öznel birşey bayanlarda sapıklık niye olmuyor acaba Açık ki moda biryandan akıldışılıkları ve ahlakdışılıkları yaratırken Ve yarattığı akıldışıları ve ahlakdışıları kendisine bağımlı yaparken Biryandan kendisi de onlara bağımlı olmaktadır Ki bu da toplumlarda kemik, katı, kalıcı, sürekli, geleneksel bir Çürümenin varlığını yaratmaktadır Açık ki modaya karşı savaş uyuşturucuya karşı savaş gibi birşey ve zor birşeydir Ancak uyuşturucuya karşı savaş gibi, modaya karşı savaş da zorunludur Yoksa insanlıkta akılı ve ahlakı başında bir insan kalmaz Dünya da insanca biryer olmaz Genelde modanın, özelde dövmenin ve pirsingin insanları getirdiği Akıldışı halleri görmüyor musunuz Öyleyse akılın, mantığın, vicdanın, ahlakın, bilimin, insancalığın merkezleri Ve savunucuları, koruyucuları olan devletler, devlet yapısı nerede Açık ki modanın parasından onlar da Modanın yarattığı akıldışılıktan ve ahlakdışılıktan siyaset de yararlanmakta Ve buyüzden(bu yüzden de) de seslerini çıkarmamaktalar Şunu asla unutmayın: Modanın olduğu yerde felsefe, bilimsel bir ülke Bilimsel bir toplum ve din yoktur', 'Gerçekten özgür olmak insanın sahip olduğu En büyük özgürlüktür' demiş Susanna Tamaro Ancak büyük bir sorun var: Sözlerinden anlaşıldığı üzere Susanna Tamaro gerçek insan olmanın ve gerçek özgürlüğün anlamını bilmiyor, 'Sırtından vurana kızma, ona güvenip sırtını dönen sensin Arkandan konuşana da darılma onu insan yerine koyan yine sensin' İnsanlara güvenmek ne zamandır insan olmanın amaçlarından biri olmamaya başladı Yanlış şeyler sınıfına girmeye başladı Ve yanlış yapanlara, olmaları gereken gibi olmayanlara tepki göstermek neden yanlış olsun Kimsenin alınında ne olduğu yazmaz ki bilesin Yani sorun insanlara güvenmekte ve insanları insan yerine koymakta değil Herşeyi felsefeye, bilime ve din hadisileri'ne uygun yapmamakta Kibirin adı insanlara güvenmek ve insanları insan yerine koymak' olmasın sakın Sorun insanlarda değil Sorun insanları felsefeye, bilime, Din hadisileri'ne uygun yetiştirmeyen Ve insanlara insanca yaşama olanakları vermeyen devletlerde, düzenlerde Yoksa insanlar işte böye hep birbirlerini suçlarlar sonsuza kadar Fakirlerin ya da fakriliğin olduğu yerde kahramanlık müziğileri Zenginlerin ya da zenginliğin olduğu yerde erotik müzikler olur Doğru yerde ise hep ve yalnızca felsefe, bilim ve Din hadisileri olur Makyaj ve cinsel sunumlu giysiler kolay elde edilebilirlik Ya da kolay elde edilebilirliğe açıklık anlatımıdır Güzelliğin dışa vurumu, varlığı güzellik ile dışa vurmak bir cinsel sunumdur zaten, Fobi denilen şey Yüksek zeka, ileri görüşlülük, insani duyarlılık, toplumsal duyarlılık Bilimsel kaygı, bilimsel düşünme durumlarının Şeylerdeki sorunsuzluğu anlayamaması biçimindeki açılımları olabilir Heryer 'Doğru söz', 'Güzel söz', 'Anlamlı söz' doğru ancak ne tuhaf ki Ortalıkta insan bulmak zor, o sözlere uygun O sözler insanlığın yok olacağının habercisiler mi Yoksa insanlığın yok oluşunun son çığlıkları mı acaba Bir de şu var: O sözleri 'Açıkla' desen kaç kişi açıklayabilir acaba Onları şurayaburaya(şuraya buraya) yazanların kendileri dahil Akıl yaşta değil başta olduğu gibi, bebeğin, çocuğun booyu hariç, boyda da değildir Yoksa zürafa hayvanların en akıllısı olurdu, Dünyada henüz din, Türkçe, gerçek felsefe, gerçek bilim, gerçek üniversite Gerçek devlet, gerçek insanlık, gerçek toplum, gerçek halk yok Yani ne kaygısız olun ne kaygılı İnsanların doğru, güzel, anlamlı sözler söylemeleri önemlidir ancak Onları söyleyenlerin felsefeye, bilime ve Din hadisileri'ne uygun olmaları daha da önemlidir Yoksa kuş da doğru öter, yılan da doğru sürünür, kurt da doğru ulur Arı da doğru uçar, çiçek de doğru açar, güneş de doğru aydınlatır, yellenme de doğru oluşur Yara da doğru acıtır 'Eskiden olduğum kişi şu anda olduğum kişi değil Şu an olduğum kişi olabileceğim kişi değil' demiş John Katzenbach Felsefeden, bilimden ve Din hadisileri'nden uzak olursan Ne olacağını şaşırırsın böyle işte Kahır(kahr)olsun felsefeye, bilime ve Din hadisileri'ne aykırı düzenlere Lanet olsun toplumlara felsefe, bilim, Din hadisileri yerine Bunlara aykırı şeyler öğreten siyasete Nerede mutlu bedenler ya da boyalı yüzler Ya da modalı giysiler görsem orada felsefe, bilim, Din hadisileri Düşünürlük, alimlik, alimelik, bilgelik olmadığını anlarım Nerede fal, büyü, astroloji, muska, takı, dövme görsem orada da Öyleyken neden hala 'Dinin kimde olduğu bilinmez' masalı, 'Yaşamaya zaman ayırın çünkü Zaman bunun için ayrılmıştır' demiş Üstün Dökmen Ne güzel, ne iyi, ne doğru, ne yararlı, ne hoş bir söz 'Gününü gün etmek' isteyen, 'Vur patlasın çal oynasın' yapmak isteyen yozluk için Oysa insanların zamanları varsa Felsefe, bilim ve Din hadisileri ile insanca insan olmaya ayırmalılar zamanı Felsefe, bilim ve Din hadisileri de Düşünürlük, alimlik, alimelik, bilgelik de Cehaleti ve nefsi pohpohlamak, pompalamak için değil Yok etmek içindir oysa Ve 'Ana ile babanız doğumunuzdan sorumludur, hayatınızdan değil' demiş Oysa insanın hayatının içine edilmesi önce kendi ailesinin içinde içinde başlar Cehalet ve nefs içinde olan Bir çocuğa nefse esir bir anne ya da baba verin, ona başka düşman istemez Ve kuşkusuz ki bir ülkedeki her kötülükten, yanlıştan önce devletler Siyasi iktidarlar sorumludur Anneler, babalar da felsefe, bilim, Din hadisileri öğretildi de öğrenmediler mi Ve bir de ne büyük bir cehalet çünkü insanların herşeyleri genlerle ve kalıtımlarla geçer Örneğin okula giden bir çocukta parmak emmek varsa Büyük olasılıkla çok yakın bir akrabası da parmak emiyordur Yani pencereyi temizlemek manzarayı sorunsuz yapamıyor Açık ki Felsefe-bilim-Din hadisileri üçlüsünün olmadığı yerde İnsanlığa sözler hiç de doğru olmuyor Yoksa arı da güzel bal yapar, ipek böceği de güzel ipek Ve bülbül de güzel öter Siz yine de bilin ki nerede düşünür, alim, alime, bilge yüzüleri değil de Doğa uzantısı mutlu yüzler varsa orada felsefe, bilim, Din hadisileri yoktur İnsanı ve hayatı sevmeye başlamadan önce insan felsefeyi, bilimi Din hadisileri'ni öğrenmeye başlamalı Yoksa mutluluk denilen şey ruhun bilgeliği değil Otuz iki dişin ağızda göbek atması olur ne yazıkki(yazık ki) Kuşkusuz ki felsefede, bilimde, Din hadisileri'nde Düşünürlükte, alimlikte, alimelikte ve bilgelikte de mutluluk vardır Pavyonlarda, gazinolarda, kumarhanelerde, meyhanelerde, genelevlerde de Ancak biri ruhu ile bakar dünyaya Biri otuz iki dişi ile Ve olmak bir son, durum, hal değil, sonsuz bir süreçtir Kuşkusuz ki bilgelerin dinlenildiği yerde siyasetçiler Siyasetçilerin dinlenildiği yerde bilgeler dinlenilmez Bilgelik kafaları doldurmak için, siyaset sandıkları doldurmak içindir çünkü Bir ülkenin, devletin, toplumun seviyesi Felsefenin, bilimin, Din hadisileri'nin Düşünürlerin, alimlerin, alimelerin, bilgelerin arkasından gittikleri kadardır Sandıkların, mutluluğun ve hayatın değil Hiçbir siyasi partiye, hiçbir örgüte, hiçbir dini inanca Ve hiçbir kimseye Cehalete, nefse ve hayata yalakalık ya da esirlik yapmıyorum O yüzden kir azdır kapımın eşiğinde Ne acı ki sırtlarını felsefeye, bilime, Din hadisileri'ne Düşünürlere, alimlere, alimelere, bilgelere dönmüş insanlara ve toplumlara Onlar ancak siyasetten modaya kadar Dini inançlardan düşmanlığa, savaşa, barbarlığa kadar Her alanda, herşeyde cehaletin ve nefsin esiri olurlar Bedenini, kaslarını, çıplaklığını, takılarını, dövmelerini, süslerini, derini Sıpor(Spor), canbazlık, cambazlık, dans, gösteri gibi Bedeninin hünerlerini, paranı, malını, servetini, cicilerini Diplomalarını gösterme topluma, insanlığa, dünyaya Ruhunu göster Felsefedeki, bilimdeki, Din hadisileri'ndeki bilgini, ustalığını, uzmanlığını göster Yağlama yapmam paslı, bozuk çarklarınız çalışsın diye. Necdet Gürçiftçi İnternette yayınlandığı zaman: 9.4.18/08.59
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Pirinctanesi
  • Mefail
  • turgaykurtulus
  • Celal
  • umsena
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir